İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Kıtalararası Avrasya Maratonu'nda yoğun katılım nedeniyle köprünün sallandığı haberlerine ilişkin bundan sonra alınacak tedbirlerle ilgili açıklamalarda bulundu.
Bugün teknik insanlarımızdan aldığımız raporda köprüde bir risk olmadığı söylendi'' dedi.
Saraçhane'deki Belediye Sarayı'nda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Topbaş, maratona 170 bin kişinin katıldığından söz edildiğini belirtti.
Topbaş, ''Yürürken köprüde büyük bir titreşim ortaya çıktı. Bugün teknik insanlarımızdan aldığımız raporda, köprüde bir risk olmadığı söylendi. Bu durum köprünün askılarının gergin ve dik olmasından kaynaklandı. Ben de oradaydım. Biraz lodos yemiş gemi gibi hafif sarsıntı hissettim'' diye konuştu.
Maratona katılanlara teşekkür eden Topbaş, bir basın mensubunun, ''Bundan sonraki maratonlar için katılımın azaltılması ya da başka yere taşınması gündeme gelebilir mi?'' sorusu üzerine, ''Ona bakacağız. Herhalde böyle 100 binler, 200 binler, 500 binler koşmaya kalktığı zaman, biz ona göre tedbirimizi kademeli olarak alır, 15 dakika aralıklarla gruplar halinde böleriz. O kolay bir iş, bir problem değil'' dedi.
-İSTANBUL DEPREMİ VE BİNALARIN DURUMU-
Topbaş, bir gazetecinin depremde hasar gören binalara ilişkin önerisi ile ilgili bir soru üzerine de bugüne kadar kentsel dönüşüm projeleriyle ilgili attıkları adımlar olduğunu, fakat bekledikleri değişimin gerçekleşmediğini söyledi.
Vatandaşların büyük bir bölümünün tedirginlik yaşadığını ifade eden Topbaş, şöyle konuştu:
''Bugüne kadar siyasilerden doğru yanıt almadığımız için maalesef ciddi adım atılamıyor. Tabii ki risk taşıyan bir şehirde bunun bir şekilde çözülmesi gerekiyor. Biz de 10 ilçemizde başlattığımız yapı denetim ve inceleme çalışmalarında altı ilçeyi bitirdik. 150 bine yakın yapı tarandı. Ortaya çıkan sonuçlarda ciddi sıkıntılar hissedildi.
Bununla ilgili olarak arkadaşlarımız ve teknik ekibimizle görüştük. Vatandaş arzu ettiği takdirde bu yenileme sürecine girsin. Başka çaremiz yok. İstanbul'un her gün depremi konuşması gerekiyor. İstanbul'un yenilenmesi gerekiyor çünkü risk taşıyor. Yeni yoğunluklar sebebiyle bazı sıkıntılar yaşayacağız ama onlar bir şekilde çözülür. Fakat depremin getireceği sıkıntıyı çözmemiz mümkün değil.''
Topbaş, vatandaşların bu yenilemeyi nasıl gerçekleştireceği yönündeki soruyu da ''Örneğin Bağcılar ve Fikirtepe'de yoğun bir yapılaşma var. Buradaki düzenlemelerde biz parselleri daha da büyüterek imar alanları şekline getireceğiz. 3 bin, 4 bin, 5 bin metrekareye çıktığında daha fazla imar imkanı vereceğiz. Böylece bunlar birleşerek daha güzel, büyük ve daha güvenli yapılara dönüşebilecek'' diye yanıtladı.
Bir gazetecinin vatandaşların binalarını yenilemeye nasıl ikna edileceği sorusuna Topbaş, ortaya koydukları projenin cezbedici olacağı, incelendiğinde böyle bir düzenlemenin ciddi bir fırsat getireceğinin görüleceği karşılığını verdi.
-İMARDA DEĞİŞİKLİK-
''Eskiden arsalar 4 bin metrekareymiş. Şimdi değişiklik olacak mı?'' şeklindeki soruya da Topbaş, şöyle yanıt verdi:
''Onu tekrar gözden geçiriyoruz. 4 bin metrekare alanlara yüzde 25 imar fazlalığı veriyorduk. Şimdi onu biraz daha toleranslı hale getireceğiz. Hatta belki 4 bin metrekare değil de 2 bin metrekarede bile biraz daha farklı olacak. Çünkü beklediğimiz hareketi göremedik. Bu hareketi yakalamak zorundayız. Bir risk taşıyan şehirde yaşıyorsak, iş yoğunluğunu arttırmayı risk olarak görmüyoruz. Çünkü deprem riski çok daha ağır bir sonuç getirebilir. Yoğunluk problemlerini bir şekilde çözebiliriz. Altyapıyı belki de bir çok yerde yeniden yapılandırmak zorunda kalacağız ama bu depremden daha zor bir şey değil.''
''Kaç ilçede ne kadar bina projelendirilecek?'' sorusuna ''İstanbul'un tamamında düşünüyoruz. Başta Fikirtepe olmak üzere risk taşıyan bütün bölgelerde bu çalışmayı yapacağız'' yanıtını veren Topbaş, yasal bir düzenlemenin gerekip gerekmediği yönündeki soru üzerine de mevcut düzenlemeyle bunu çözebileceklerini söyledi.
-''ZORLAMA YOK''-
Kadir Topbaş, ''Projeye belediye ve belediye iştiraklerinin katılmayacağını açıklamıştınız. Bunu, vatandaşın kafasında herhangi bir şüphe olmasın diye mi söylediniz?'' şeklindeki soruyu yanıtladı:
''Özellikle kendi belediyemizin şirketi KİPTAŞ'la çalışmamız vardı. Kentsel dönüşümde bunlar çalışmalar yapacak ve vatandaş da destek verecekti. Fakat maalesef ana muhalefet başta olmak üzere diğer siyasiler bunu manipüle ettiler, vatandaşı tedirgin ettiler. 'Birilerine peşkeş çekilecek. Sizi başka yerlere gönderecekler' dediler. Vatandaş maalesef bu konuda ciddi anlamda etkilendi. Biz şunu söylüyoruz. KİPTAŞ da bir tüzel kişiliktir. Bir müteahhit firmadır veya bir başka firmadır. Vatandaş burada tamamen serbest kalacak. Kimseyi zorlayarak böyle bir değişime tabi tutmayacağız. Kendi rantını, hesabını kendisi yapacak.''
Kadir Topbaş, arzu edenlerin kaynağı varsa bina yenilemesini kendisinin yaptırabileceğini ya da KİPTAŞ'la veya TOKİ'yle anlaşabileceğini ifade ederek, ''Tamamen vatandaşı serbest bırakıyoruz. Zorlama yapmayacağız'' dedi.
Topbaş, bir gazetecinin ''En az 2-3 bina mı bir araya gelecek?'' şeklindeki sorusuna ise ''Tabii biraz parsellerin büyümesi lazım. Artık 150 metrekare, 200-300 metrekarede bu olmaz. Daha büyük adalar, parseller, daha büyük, doğru binalar, daha bahçeli, belki de ayrık nizamlı yapılar haline getirecek bir sistemi oluşturmak istiyoruz'' diye konuştu.
-''BU BİR AF OLARAK ALGILANMASIN''-
Zemini sağlam dahi olsa yapı doğru yapılmadığında yine risk taşıdığını anlatan Topbaş, şöyle devam etti:
''Zeminin sağlam olması yetmiyor. Binanın doğru yapılmış olması, malzemenin doğru kullanılmış olması lazım. Zaten bu, incelemelerde ortaya çıkıyor. Vatandaş kendisi de tedirgin zaten. Yalnız şunu söyleyeyim, bu bir af anlamı taşımasın. Biz orada bir düzenleme yapıyoruz.''
Topbaş, ''Kat mülkiyeti dışındakiler ne olacak?'' sorusuna, ''Biz imar parselleri içinde bu düzenlemeyi yapacağız. Ona göre mevcut yapılar kendilerini gözden geçirecek. Hangisi buna uygunsa veya değilse ona göre düzenleme yapılacak'' dedi.
Vatandaşların bu konuyla ilgili, ilçe belediyelerine başvurabileceğini belirten Topbaş, Büyükşehir Belediyesinin bunu 5 binik planlarda, nazım imar planlarında öngöreceğini sözlerine ekledi.
