Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi, terör örgütünün propagandasını yaptığı gerekçesiyle 10 ay hapis cezasına çarptırılan BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile ilgili gerekçeli kararını tamamladı.
Mahkeme, 9 sayfalık gerekçeli kararında, sanık Demirtaş'ın 2005 yılında İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şube Başkanlığı yaptığı dönemde, ''Diyarbakır Demokrasi Platformu'' adı verilen oluşumun dönem sözcüsü olarak terör örgütü PKK'nın yayın organı olan Roj TV'de yayınlanan programa katıldığı ve burada yaptığı konuşmada terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın Kürtlerin önderi olduğunu ve muhatap alınması gerektiğini ileri sürdüğü kaydedildi.
-''DÜŞÜNCEYİ AÇIKLAMA OLARAK KABUL EDİLEMEZ''-
Demirtaş'ın güvenlik güçlerinin terör örgütüne karşı yapmış olduğu mücadeleyi savaş olarak nitelendirip ölen örgüt mensuplarını sahiplenme kastıyla hareket ettiği belirtilen kararda, şu ifadelere yer verildi:
''Sanığın bu şekildeki eyleminin Anayasa ve İnsan Hakları Sözleşmesi'nin koruması altında bulunan, düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti ile toplantı ve gösteri düzenleme hakkı kısmında kabul edilemeyeceği, Anayasa ve yasalarla tanınmış hak ve hürriyetlerin, bu hakları tanıyan demokratik toplum ve düzenini yıkmak, değiştirmek veya iş bu hak ve hürriyeti tanıyan demokratik topluma karşı kullanılamayacağı, Varşova Sözleşmesi'nde de belirtildiği gibi kendisinde cebir ve şiddet ifadesi bulunmayan fakat işlenmiş bulunan bir terör suçunun haklı nedenlere dayandığını açıklayan ifadelerinin hiçbir demokratik hukuk düzeninde himaye edilemeyeceğidir. Bu itibarla Sanık Selahattin Demirtaş'ın silahlı örgüt niteliğinde olan terör örgütü PKK'nın propagandasını yaptığı, hapisteki örgütün elebaşı Abdullah Öcalan lehine silahlı örgütün mensupları ve onun elebaşını överek, örgütün amacı doğrultusunda konuşma yaparak örgütün destekçisi olduğunu belli ettiği, terör örgütüne manevi destek vermek suretiyle terör örgütünün propagandasını yapmak suçunu işlediği hususu sübuta ermiştir.''
Kararda, ifade özgürlüğüne getirilen sınırlamalardan birinin de 3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun 7/2. maddesinde düzenlendiği kaydedilerek, ''Anılan maddeyle terör örgütünün propagandasını yapmak suç sayılmış ve anlatım özgürlüğünün koruma alanı dışında bırakılmıştır'' denildi.
Gerekçeli kararda, sanık Demirtaş'a verilen 10 ay hapis cezası süresinin ''2 yıldan az oluşu, sanığın kişiliği, sabıkasız oluşu, samimi ikrarı, suç işleme hususundaki eğilimi, bir daha suç işlemekten çekineceği konusunda mahkememizce kanaat hasıl olduğu'' gerekçesiyle ''Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına'' karar verildiği ifade edildi.
-DAVA KONUSU-
Sanık Demirtaş, 2005 yılında İHD Diyarbakır Şube Başkanlığı yaptığı dönemde, Diyarbakır Demokrasi Platformu sözcüsü olarak katıldığı Roj TV'deki programda Öcalan'ın Kürtlerin önderi olduğunu ve muhatap alınması gerektiğini ileri sürmüştü.
TCK'nın ''suçu ve suçluyu övmek'' suçundan, Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanan Demirtaş, 1 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılmıştı.
Yargıtay 9. Ceza Dairesi, mahkemenin verdiği kararı esastan bozarak, ''suçu ve suçluyu övmekten'' ceza alan sanığın, ''terör örgütünün propagandasını yapmak'' suçundan yargılanmasına hükmetmişti. Yargıtay kararında, işlenen suçun terör suçu olması nedeniyle sanığın dosyasının da ''terör örgütünün propagandasını yapmak'' suçundan yeniden ele alınması gerektiği ifade edilmişti.
Anayasa'nın 14. maddesine de atıfta bulunulan kararda, yasama dokunulmazlığının sınırlandırıldığı, sanığın 22 Temmuz 2007 Genel Seçimleri'nde milletvekili seçilmiş olsa bile suça konu yargılama, terör suçu kapsamında kaldığından devam etmesi gerektiği kaydedilmişti.