DYP-SHP döneminin Adalet Bakanı Seyfi Oktay’ın girişimiyle hiçbir aftan yararlanamayan ülkücülerin serbest bırakılması için TBMM Adalet Komisyonu ve İnsan Hakları Komisyonu çalışma başlattı.
Aslan Değirmenci"nin haberi
1980 darbesinin ardından idamla yargılanan ancak cezaları müebbete çevrilen çok sayıda tutuklu, 1991'de çıkarılan ve 'Özal affı' olarak bilinen 3713 sayılı kanunla tahliye edilmişti. Fakat dönemin SHP'li Adalet Bakanı Seyfi Oktay'ın itirazıyla ülkücülere özel bir hesaplama yapıldı ve hapis süreleri uzatıldı. Üstelik tahliye edilen bazı isimler yeniden tutuklanarak içeri atıldı. Yaklaşık 30 yıldır cezaevinde bulunan ülkücülerden Muhsin Kehya, Bünyamin Adanalı, Ünal Osmanağaoğlu, Kemalettin Koca, İsmail Bandırmalı ve Caner Erdinç"in özgür kalması için BBP"nin başvurusunu dikkate alan Meclis İnsan Hakları Komisyonu ve Adalet Komisyonu düğmeye bastı. Meclis İnsan Hakları Komisyonu ve Adalet Komisyonu darbe mağduru ülkücülerin serbest bırakılması için çalışma başlatıyor.
MAĞDURLARIN AVUKATI KONUŞTU
Vakit"e değerlendirmelerde bulunan 12 Eylül sonrası ülkücü hareket davasında kendisi de idam talebi ile yargılanan ve 10.5 yıl hapis yatan Muhsin Kaya"nın avukatı İrfan Sönmez, "1991 yılında Merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın çıkardığı afta, "12 Eylül'de idam cezası alanlar, 10 yıl cezaevinde kalmışsa iyi hallerine bakılmaksızın tahliye edilir" hükmü yer alıyordu. Ancak bu düzenlemenin ardından kurulan DYP-SHP koalisyon hükümetinin Adalet Bakanı Seyfi Oktay, ülkücülere hasım muamelesi yaptı. Şöyle ki; Oktay, her idam cezası için 10 yıl cezaevinde kalması yorumu ile tahliyelere muhalefet yaptı. Oysa o dönem devleti yıkmak isteyenler işledikleri suç sayısı ne olursa olsun tek ceza aldıkları için özgür kaldılar" dedi.
SEYFİ OKTAY ELİYLE ZULÜM
Devleti yıkmak isteyenlerin af ile serbest bırakılırken ülkücülerin mağdur edildiğini vurgulayan Sönmez, sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Ülkücüler için dayatmayla her suç için ayrı ayrı ceza ve infaz uygulaması devreye sokuldu. Ülkücü arkadaşlarımız TCK"nın 313, 314, 315, 448, 450. Maddelerinden, solcular ise 146"dan yargılandılar. Hukuk ilkeleri ayaklar altına alındı. Oktay"ın girişimi sonucunda Ülkücüler yargılamalar sonunda ayrı ayrı idam cezalarına çarptırıldılar. Böylece afla serbest bırakılan çok sayıda ülkücü yeniden cezaevine alındı. Oktay"ın tarafgir ve ideolojik tutumu yüzünden 200"e yakın arkadaşımız da yurtdışına kaçmak zorunda kalmıştır. Bu son derece adaletsiz bir durumdur."
TBMM Adalet Komisyonu ve İnsan Hakları Komisyonu yetkilileri ile BBP"li yetkililerin ve birçok hukukçunun haksızlığın son bulması için görüştüklerini vurgulayan Sönmez, "Görüşmelerin ardından hükümet yetkilileri haksızlığı fark etmiş, avukat arkadaşlarımızın ve Büyük Birlik Partili yöneticilerin çalışmalarını dikkate almıştır. Hükümetin bu olumlu yaklaşımı devam etmeli ve sonuca ulaştırılmalıdır" şeklinde konuştu.
VAKİT-