Ulaştırma Bakanı Yıldırım, Türkiye'de hosting ücretleri pahalı olduğu için şirketlerin bilgilerini yurt dışına gönderdiklerini belirterek Türk Telekom'un çalışmasına dikkat çekti.
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Türkiye'de hosting ücretleri pahalı olduğu için şirketlerin bilgilerini yurt dışına gönderdiklerini, bunun da hem bilgilerin güvenliğiyle ilgili sorun yarattığını hem de dışarıya kaynak akmasına neden olduğunu belirterek, Türk Telekom'un hosting ücretlerini yüzde 50-60 oranında düşürme kararı olduğunu bildirdi. TÜYAP Beylikdüzü Fuar Merkezinde bu yıl 11'incisi gerçekleştirilen CeBIT Bilişim Eurasia'nın açılış töreninde konuşan Yıldırım, bilgi çağına geçiş yaşanan bir dönemde bu süreci yakalayamayan ülkelerin ''offline ülke'' olmaktan kurtulamayacağını belirterek, internetin, aya gidilmesinden de önemli bir gelişme olduğunu söyledi.
İnternet kullanımında son 10 yılda dünya ortalamasında yüzde 400, Türkiye'de yüzde 1.650 artış yaşandığını, dünyada internet kullanım oranının yüzde 28,7, Türkiye ortalamasının yüzde 43, AB ortalamasının ise yüzde 65 seviyesinde bulunduğunu ifade eden Yıldırım, ''Bugün dünyada yaklaşık 2 milyar insan 24 saat boyunca birbiriyle irtibat halinde. Bazı devletler oturup 'Kim dost kim düşman, kime saldıralım kiminle uğraşalım' derken, insanlık barıştan ve huzurdan yana kararını zaten vermiş. Bu kadar birbiriyle temas haline olan, konuşan, görüşen, dostluklar kuran, evlilikler yapan insanların ülkelerini yönetenlerin savaş kararı vermesi de zordur. Bilgi, iletişim sadece hayatımızı kolaylaştırmıyor, küresel barışın yerleşmesine de öncülük yapıyor'' diye konuştu.
Türkiye'nin bilgi iletişim altyapısı bakımından Avrupa'da 5'inci, dünyada 11'inci sıraya yükseldiğini belirten Bakan Yıldırım, sanayi çağında bölgesel kalkınmanın adil olmadığını, bunun Türkiye'de de yaşandığını, bilgi çağında kalkınmışlığın bölgelerden, mekandan bağımsız gerçekleşebildiğini anlattı. Yıldırım, ''Sayısal uçurum da dediğimiz bu hataya düşmemek için mutlaka zenginlik merkezlerimizi yurdun her köşesinde oluşturmamız lazım'' diyerek, bunun için gerekli altyapının tesis edildiğini kaydetti.
Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Hiç kimse Ankara'nın batısına, İstanbul'a, İzmit'e, Bursa'ya göz dikip buralarda vakit kaybetmesin. Türkiye'nin geleceği Doğudadır. Şimdi Uzakdoğudan, Batı Avrupa'ya kadar bilgi iletişim otoyollarını da tamamlamak suretiyle sayısal, modern ipek yolunu ihya edeceğiz ve böylece Doğudan Batıya, Batıdan Doğuya insanların birbiriyle ticaretini geliştirecek modern yollar tamamlanmış olacak.''
-E-DEVLET UYGULAMASI-
E-devlet uygulamalarına da değinen Yıldırım, bu konudaki gelişmeleri ''bürokrasinin tuşlanması, devlet hizmetlerinin bilgisayar tuşlarının altına, vatandaşın önüne kadar getirilmesi'' olarak tanımladı. Yıldırım, bugün 200'e yakın hizmetin bu yolla verildiğini ve 1,5 milyona yakın vatandaşın her gün bu siteyi ziyaret ettiğini belirterek, şöyle devam etti:
''Burada bir eksikliği gördüm. Yerel yönetimlerle merkezi yönetimin bu konudaki işbirliği... Yerel yönetimlerimizin fevkalade, hayal bile edemeyeceğimiz bilişimle ilgili hizmetleri var ama bunlar birbirleriyle konuşmuyor. Sıkıntı burada, yeni bir düzenleme yapıyoruz, yerelleştirmeyi sağlamakla beraber, vatandaşın patika yollara girip adres bulması yerine ana güzergaha girip direkt buralara ulaşmasını sağlayacağız. Yani yerel yönetimlerimizi e-devlet otoyoluna almak suretiyle vatandaşın istediği yere en kolay şekilde, en kısa yoldan ulaşmasını sağlamamız lazım. Bunu önümüzdeki en önemli hedeflerden biri olarak görüyoruz ve parlamentoda bulunan taslakla birlikte bunu da toparlamış olacağız.''
Halihazırda 7 milyon olan genişbant abone sayısını 2013'te 12 milyona, 2023'te 30 milyona çıkarmayı hedeflediklerini söyleyen Yıldırım, bu konuda gelişme için gerekli serbestleşmeyle birlikte daha önce telekom alanında 97 olan lisans almış şirket sayısının bugün 417'ye çıktığını kaydetti.
Yıldırım, genişbant erişimini yaygınlaştırmak için yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi vererek, yalın ADSL uygulaması konusunda düzenleme yapıldığını, şu anda 7 firmanın Türk Telekom'la sözleşme yaptığını ve 3'ünün de sözleşme aşamasında bulunduğunu bildirdi.
İnternetin gelişmesinin, beraberinde siber suçlar gibi yan tesirler de getirdiğine değinen Yıldırım, dünya devletlerinin ''başına bela olmaya'' aday bu konuda erken davrandıklarını, internet kaynaklı suçların yüzde 98'inin dış kaynaklı olduğunu, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığının, 800 bin site ile 24 saat irtibat halinde olduğunu, en fazla tehdit oluşturan 5 bin site ile de doğrudan ilişkisi bulunduğunu anlattı.
Bütün okullara internet erişimi sağlama konusunda da önemli çalışmalar yürüttüklerini dile getiren Yıldırım, Hakkari'nin Çukurca ilçesinin bir köyündeki okul ile İstanbul Nişantaşı'ndaki okulun aynı şekilde internet erişimi bulunduğunu aktardı.
-''BREZİLYA'DA 77 YAŞINDA İNTERNET ÖĞRENEN KADIN...''-
Bakan Yıldırım, internet geliştikçe büyük firmalar, KOBİ'ler, eğitim kurumları, internetle bilişimle işi gücü olan bütün kuruluşların, bilgilerini yurt dışında depoladıklarını belirterek, ''Buna hosting diyorlar. Türkiye'de pahalı olduğu için şirketler bilgilerini yurt dışına gönderiyorlar. Hem bilgilerin güvenliğiyle ilgili sorun var hem buradan dışarıya kaynak akıyor. Türk Telekom bir karar aldı, hosting ücretlerini yüzde 50-60 oranında düşürüyor. Buradan bütün işletmelere çağrıda bulunuyorum. Bu imkandan yararlanın'' diye konuştu.
2023 hedeflerine de değinen Yıldırım, 70 milyon vatandaşı bilgisayar okuryazarı yapmayı hedeflediklerini belirterek, yaşlı nüfusu da bu konuda eğitmenin önem taşıdığını kaydetti. Yıldırım, konuşmasında bu konuda esprili bir örnek de verdi. Buna göre, Brezilya'da 77 yaşında bir kadının kocası tarafından internet kursuna gönderildiğini, daha sonra kursta öğrendikleriyle internet üzerinden başkalarıyla yazışmaya başlayan kadının başka birisini bularak kocasını terk ettiğini anlattı.
Yıldırım, Türkiye'yi dijital ipek yollarının geçtiği yer haline getirmek, Ar-Ge harcamalarını milli gelirin yüzde 2,5'ine kadar çıkarmak, güçlü kurum ve firmaların geliştirilmesi, akıllı sistemler gibi diğer 2023 hedefleri hakkında da bilgi verdi.
Telekom sektöründe pazar büyüklüğünün 33 milyar dolara ulaştığını, 2002 yılında 190 milyon lira olan yatırımların 2009 yılında 1,3 milyar liraya ulaştığını, mobil alanda ise 984 milyon liradan, 5,5 milyar liraya yükseldiğini anlatan Yıldırım, numara taşınabilirliğinde de 20 milyona ulaşıldığını aktardı. Yıldırım ayrıca 138 milyon telefon cihazının kayıt altına alındığını belirtti.
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Youtube'den sonra Facebook'un da kapatılacağı iddialarıyla ilgili, işin arka planına bakılması gerektiğini belirterek, ''Arka planında 30 tane kapatma kararı var. Bu kapatma kararına karşı bu paylaşım sitesi hiçbir girişimde bulunmamış, bir üst mahkemeye gitmemiş'' dedi.
Yıldırım, CeBIT Bilişim Eurasia 2010 kapsamında Ekonomi Gazetecileri Derneği'nin düzenlediği KOBİ'ler, İletişim ve Bilişim konulu panelde yaptığı konuşmada, genellikle böyle büyük fuarların büyük dünya ve ülke markalarının gösterisine sahne olduğunu, CeBIT'e ise istihdamın yükünü taşıyan isimsiz kahramanlar olan KOBİ'lerin damgasını vurduğunu belirterek,
Adı sanı bilinmeyen KOBİ'lerin Boeing, Airbus gibi şirketlere iş yaptığını ifade eden Yıldırım, bu bağlamda KOBİ'lere verilen desteklerin artırılması gerektiğinin altını çizdi.
Bilişim sektörünün iki önemli özelliğinden birinin, çok hızlı gelişmesi bu nedenle düzenleyici otoritelerin gelişmeleri arkadan takip edebilmesi olarak tanımlayan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
''İkinci olarak da bu sektör, yalnız bir sektör. Bilgisayarın tabiatı icabı herkes kendi başına birşey yapıyor, hiç kimsenin birbiriyle teması yok. Bakarsanız bir böyle anlı şanlı sivil toplum kuruluşları var, sesi gür çıkan, çok çıkan, TOBB'du, TÜSİAD'dı, bilmem neydi. Bunların sesi kuvvetli çıkıyor ama arkasında birşey yok. Bu ise sesi soluğu çıkmayan, sürekli üreten, Türkiye için dünya için üreten bir sektör ama organize değiller, bir araya gelemiyorlar. Bilişim biraz yalnızlaştırıyor insanı. KOBİ'ler daha fazla bir araya gelerek sinerjilerini artırmakla daha güzel hizmetler verebilirler. Yani Ali'ler, Binali'ler bir araya gelip 'binbirali' olurlarsa çok daha güzel bir sinerji oluşur. Daha ciddi bir gelişme olur diye düşünüyoruz.''
Konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Yıldırım, yeni yapacakları düzenleme ile e-devlet kapısında yetki sahibi kurumun hangisi olacağı ve yetkilerinin neler olacağının belirleneceğini, e-devlet hizmetlerinin gelişmesine engel olan yasal düzenlemelerin değiştirileceğini ve yerel yönetimlerin de e-devlet kapısından hizmet vermesine imkan sağlanacağını anlattı.
Youtube'dan sonra Facebook'un da kapatılmasının gündeme gelmesine ilişkin bir soru üzerine Yıldırım, şunları kaydetti:
''Türkiye bir hukuk devleti. Yasama, yürütme, yargı var. Yargının yaptığı işlere yürütmenin müdahale etmesi asla söz konusu olmaz. Olayı sadece bir paylaşım sitesinin kapatılması gibi basite indirgemek doğru değil. İşin arka planına bakmanız lazım. Arka planında 30 tane kapatma kararı var. Bu kapatma kararına karşı, bu paylaşım sitesi hiçbir girişimde bulunmamış. Bir üst mahkemeye gitmemiş. Gelip idareyle konuşup çözüm cihetine gitmemiş. Başka ülkelerde yaptığı, uyduğu, tabi olduğu kanunları Türkiye'de yok saymış. Burası bir hukuk devleti. Burada hukuk herkes için işler. Yabancı, yerli farketmez. Bir Türkiye şirketi hangi hukuk sistemine tabiyse, burada hizmet veren, alışveriş yapan, para kazanan, yurt dışında bir şirket de olsa aynı hukuk sistemine tabi. Bizim istediğimiz çifte standart uygulanmamasıdır. İsrail'de, Almanya'da, Brezilya'da başka davranacaksınız, onların dediklerini yapacaksınız, Türkiye'ye gelince 'Ben yapmam' diyeceksiniz. Türk halkı bunu kabul etmez. Gerekirse kendi çözümünü de üretir.''
Yıldırım, bir üst mahkemeye başvurulması durumunda sorunun çözülebileceğini vurgulayarak, burada bir samimiyetsizlik gördüğünü dile getirdi.
-KONYA-ANKARA HIZLI TREN PROJESİ-
Konya-Ankara hızlı tren projesine ilişkin bir soru üzerine de Yıldırım, çalışmaların tüm hızıyla devam ettiğini söyledi. Yıldırım, açılışı belirtilen tarihe yetiştirmek için çalıştıklarını ifade ederek, ''Ancak hızlı tren uygulamalarında tamamen bitirseniz bile yolculuk olarak ticari anlamda seferlere başlamanız birkaç ay alıyor. Önce sinyalleri deniyorsunuz. Altyapıyı deniyorsunuz. Kademe kademe hızı artırıyorsunuz. Ticari yolcu taşımacılığı başlamaz ama test sürüşü yaparız. Ticari taşımacılık birkaç ay sonra başlar. 17 aralık'ta Konya'ya treni ulaştıracağız'' diye konuştu.
-AK PARTİ STANDININ AÇILIŞI-
Daha sonra fuardaki standları da ziyaret eden Bakan Binali Yıldırım, AK Parti'nin fuardaki standının açılışını da AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nükhet Hotar ile birlikte gerçekleştirdi.
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Türkiye'de hosting ücretleri pahalı olduğu için şirketlerin bilgilerini yurt dışına gönderdiklerini, bunun da hem bilgilerin güvenliğiyle ilgili sorun yarattığını hem de dışarıya kaynak akmasına neden olduğunu belirterek, Türk Telekom'un hosting ücretlerini yüzde 50-60 oranında düşürme kararı olduğunu bildirdi. TÜYAP Beylikdüzü Fuar Merkezinde bu yıl 11'incisi gerçekleştirilen CeBIT Bilişim Eurasia'nın açılış töreninde konuşan Yıldırım, bilgi çağına geçiş yaşanan bir dönemde bu süreci yakalayamayan ülkelerin ''offline ülke'' olmaktan kurtulamayacağını belirterek, internetin, aya gidilmesinden de önemli bir gelişme olduğunu söyledi.
İnternet kullanımında son 10 yılda dünya ortalamasında yüzde 400, Türkiye'de yüzde 1.650 artış yaşandığını, dünyada internet kullanım oranının yüzde 28,7, Türkiye ortalamasının yüzde 43, AB ortalamasının ise yüzde 65 seviyesinde bulunduğunu ifade eden Yıldırım, ''Bugün dünyada yaklaşık 2 milyar insan 24 saat boyunca birbiriyle irtibat halinde. Bazı devletler oturup 'Kim dost kim düşman, kime saldıralım kiminle uğraşalım' derken, insanlık barıştan ve huzurdan yana kararını zaten vermiş. Bu kadar birbiriyle temas haline olan, konuşan, görüşen, dostluklar kuran, evlilikler yapan insanların ülkelerini yönetenlerin savaş kararı vermesi de zordur. Bilgi, iletişim sadece hayatımızı kolaylaştırmıyor, küresel barışın yerleşmesine de öncülük yapıyor'' diye konuştu.
Türkiye'nin bilgi iletişim altyapısı bakımından Avrupa'da 5'inci, dünyada 11'inci sıraya yükseldiğini belirten Bakan Yıldırım, sanayi çağında bölgesel kalkınmanın adil olmadığını, bunun Türkiye'de de yaşandığını, bilgi çağında kalkınmışlığın bölgelerden, mekandan bağımsız gerçekleşebildiğini anlattı. Yıldırım, ''Sayısal uçurum da dediğimiz bu hataya düşmemek için mutlaka zenginlik merkezlerimizi yurdun her köşesinde oluşturmamız lazım'' diyerek, bunun için gerekli altyapının tesis edildiğini kaydetti.
Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Hiç kimse Ankara'nın batısına, İstanbul'a, İzmit'e, Bursa'ya göz dikip buralarda vakit kaybetmesin. Türkiye'nin geleceği Doğudadır. Şimdi Uzakdoğudan, Batı Avrupa'ya kadar bilgi iletişim otoyollarını da tamamlamak suretiyle sayısal, modern ipek yolunu ihya edeceğiz ve böylece Doğudan Batıya, Batıdan Doğuya insanların birbiriyle ticaretini geliştirecek modern yollar tamamlanmış olacak.''
-E-DEVLET UYGULAMASI-
E-devlet uygulamalarına da değinen Yıldırım, bu konudaki gelişmeleri ''bürokrasinin tuşlanması, devlet hizmetlerinin bilgisayar tuşlarının altına, vatandaşın önüne kadar getirilmesi'' olarak tanımladı. Yıldırım, bugün 200'e yakın hizmetin bu yolla verildiğini ve 1,5 milyona yakın vatandaşın her gün bu siteyi ziyaret ettiğini belirterek, şöyle devam etti:
''Burada bir eksikliği gördüm. Yerel yönetimlerle merkezi yönetimin bu konudaki işbirliği... Yerel yönetimlerimizin fevkalade, hayal bile edemeyeceğimiz bilişimle ilgili hizmetleri var ama bunlar birbirleriyle konuşmuyor. Sıkıntı burada, yeni bir düzenleme yapıyoruz, yerelleştirmeyi sağlamakla beraber, vatandaşın patika yollara girip adres bulması yerine ana güzergaha girip direkt buralara ulaşmasını sağlayacağız. Yani yerel yönetimlerimizi e-devlet otoyoluna almak suretiyle vatandaşın istediği yere en kolay şekilde, en kısa yoldan ulaşmasını sağlamamız lazım. Bunu önümüzdeki en önemli hedeflerden biri olarak görüyoruz ve parlamentoda bulunan taslakla birlikte bunu da toparlamış olacağız.''
Halihazırda 7 milyon olan genişbant abone sayısını 2013'te 12 milyona, 2023'te 30 milyona çıkarmayı hedeflediklerini söyleyen Yıldırım, bu konuda gelişme için gerekli serbestleşmeyle birlikte daha önce telekom alanında 97 olan lisans almış şirket sayısının bugün 417'ye çıktığını kaydetti.
Yıldırım, genişbant erişimini yaygınlaştırmak için yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi vererek, yalın ADSL uygulaması konusunda düzenleme yapıldığını, şu anda 7 firmanın Türk Telekom'la sözleşme yaptığını ve 3'ünün de sözleşme aşamasında bulunduğunu bildirdi.
İnternetin gelişmesinin, beraberinde siber suçlar gibi yan tesirler de getirdiğine değinen Yıldırım, dünya devletlerinin ''başına bela olmaya'' aday bu konuda erken davrandıklarını, internet kaynaklı suçların yüzde 98'inin dış kaynaklı olduğunu, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığının, 800 bin site ile 24 saat irtibat halinde olduğunu, en fazla tehdit oluşturan 5 bin site ile de doğrudan ilişkisi bulunduğunu anlattı.
Bütün okullara internet erişimi sağlama konusunda da önemli çalışmalar yürüttüklerini dile getiren Yıldırım, Hakkari'nin Çukurca ilçesinin bir köyündeki okul ile İstanbul Nişantaşı'ndaki okulun aynı şekilde internet erişimi bulunduğunu aktardı.
-''BREZİLYA'DA 77 YAŞINDA İNTERNET ÖĞRENEN KADIN...''-
Bakan Yıldırım, internet geliştikçe büyük firmalar, KOBİ'ler, eğitim kurumları, internetle bilişimle işi gücü olan bütün kuruluşların, bilgilerini yurt dışında depoladıklarını belirterek, ''Buna hosting diyorlar. Türkiye'de pahalı olduğu için şirketler bilgilerini yurt dışına gönderiyorlar. Hem bilgilerin güvenliğiyle ilgili sorun var hem buradan dışarıya kaynak akıyor. Türk Telekom bir karar aldı, hosting ücretlerini yüzde 50-60 oranında düşürüyor. Buradan bütün işletmelere çağrıda bulunuyorum. Bu imkandan yararlanın'' diye konuştu.
2023 hedeflerine de değinen Yıldırım, 70 milyon vatandaşı bilgisayar okuryazarı yapmayı hedeflediklerini belirterek, yaşlı nüfusu da bu konuda eğitmenin önem taşıdığını kaydetti. Yıldırım, konuşmasında bu konuda esprili bir örnek de verdi. Buna göre, Brezilya'da 77 yaşında bir kadının kocası tarafından internet kursuna gönderildiğini, daha sonra kursta öğrendikleriyle internet üzerinden başkalarıyla yazışmaya başlayan kadının başka birisini bularak kocasını terk ettiğini anlattı.
Yıldırım, Türkiye'yi dijital ipek yollarının geçtiği yer haline getirmek, Ar-Ge harcamalarını milli gelirin yüzde 2,5'ine kadar çıkarmak, güçlü kurum ve firmaların geliştirilmesi, akıllı sistemler gibi diğer 2023 hedefleri hakkında da bilgi verdi.
Telekom sektöründe pazar büyüklüğünün 33 milyar dolara ulaştığını, 2002 yılında 190 milyon lira olan yatırımların 2009 yılında 1,3 milyar liraya ulaştığını, mobil alanda ise 984 milyon liradan, 5,5 milyar liraya yükseldiğini anlatan Yıldırım, numara taşınabilirliğinde de 20 milyona ulaşıldığını aktardı. Yıldırım ayrıca 138 milyon telefon cihazının kayıt altına alındığını belirtti.
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Youtube'den sonra Facebook'un da kapatılacağı iddialarıyla ilgili, işin arka planına bakılması gerektiğini belirterek, ''Arka planında 30 tane kapatma kararı var. Bu kapatma kararına karşı bu paylaşım sitesi hiçbir girişimde bulunmamış, bir üst mahkemeye gitmemiş'' dedi.
Yıldırım, CeBIT Bilişim Eurasia 2010 kapsamında Ekonomi Gazetecileri Derneği'nin düzenlediği KOBİ'ler, İletişim ve Bilişim konulu panelde yaptığı konuşmada, genellikle böyle büyük fuarların büyük dünya ve ülke markalarının gösterisine sahne olduğunu, CeBIT'e ise istihdamın yükünü taşıyan isimsiz kahramanlar olan KOBİ'lerin damgasını vurduğunu belirterek,
Adı sanı bilinmeyen KOBİ'lerin Boeing, Airbus gibi şirketlere iş yaptığını ifade eden Yıldırım, bu bağlamda KOBİ'lere verilen desteklerin artırılması gerektiğinin altını çizdi.
Bilişim sektörünün iki önemli özelliğinden birinin, çok hızlı gelişmesi bu nedenle düzenleyici otoritelerin gelişmeleri arkadan takip edebilmesi olarak tanımlayan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
''İkinci olarak da bu sektör, yalnız bir sektör. Bilgisayarın tabiatı icabı herkes kendi başına birşey yapıyor, hiç kimsenin birbiriyle teması yok. Bakarsanız bir böyle anlı şanlı sivil toplum kuruluşları var, sesi gür çıkan, çok çıkan, TOBB'du, TÜSİAD'dı, bilmem neydi. Bunların sesi kuvvetli çıkıyor ama arkasında birşey yok. Bu ise sesi soluğu çıkmayan, sürekli üreten, Türkiye için dünya için üreten bir sektör ama organize değiller, bir araya gelemiyorlar. Bilişim biraz yalnızlaştırıyor insanı. KOBİ'ler daha fazla bir araya gelerek sinerjilerini artırmakla daha güzel hizmetler verebilirler. Yani Ali'ler, Binali'ler bir araya gelip 'binbirali' olurlarsa çok daha güzel bir sinerji oluşur. Daha ciddi bir gelişme olur diye düşünüyoruz.''
Konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Yıldırım, yeni yapacakları düzenleme ile e-devlet kapısında yetki sahibi kurumun hangisi olacağı ve yetkilerinin neler olacağının belirleneceğini, e-devlet hizmetlerinin gelişmesine engel olan yasal düzenlemelerin değiştirileceğini ve yerel yönetimlerin de e-devlet kapısından hizmet vermesine imkan sağlanacağını anlattı.
Youtube'dan sonra Facebook'un da kapatılmasının gündeme gelmesine ilişkin bir soru üzerine Yıldırım, şunları kaydetti:
''Türkiye bir hukuk devleti. Yasama, yürütme, yargı var. Yargının yaptığı işlere yürütmenin müdahale etmesi asla söz konusu olmaz. Olayı sadece bir paylaşım sitesinin kapatılması gibi basite indirgemek doğru değil. İşin arka planına bakmanız lazım. Arka planında 30 tane kapatma kararı var. Bu kapatma kararına karşı, bu paylaşım sitesi hiçbir girişimde bulunmamış. Bir üst mahkemeye gitmemiş. Gelip idareyle konuşup çözüm cihetine gitmemiş. Başka ülkelerde yaptığı, uyduğu, tabi olduğu kanunları Türkiye'de yok saymış. Burası bir hukuk devleti. Burada hukuk herkes için işler. Yabancı, yerli farketmez. Bir Türkiye şirketi hangi hukuk sistemine tabiyse, burada hizmet veren, alışveriş yapan, para kazanan, yurt dışında bir şirket de olsa aynı hukuk sistemine tabi. Bizim istediğimiz çifte standart uygulanmamasıdır. İsrail'de, Almanya'da, Brezilya'da başka davranacaksınız, onların dediklerini yapacaksınız, Türkiye'ye gelince 'Ben yapmam' diyeceksiniz. Türk halkı bunu kabul etmez. Gerekirse kendi çözümünü de üretir.''
Yıldırım, bir üst mahkemeye başvurulması durumunda sorunun çözülebileceğini vurgulayarak, burada bir samimiyetsizlik gördüğünü dile getirdi.
-KONYA-ANKARA HIZLI TREN PROJESİ-
Konya-Ankara hızlı tren projesine ilişkin bir soru üzerine de Yıldırım, çalışmaların tüm hızıyla devam ettiğini söyledi. Yıldırım, açılışı belirtilen tarihe yetiştirmek için çalıştıklarını ifade ederek, ''Ancak hızlı tren uygulamalarında tamamen bitirseniz bile yolculuk olarak ticari anlamda seferlere başlamanız birkaç ay alıyor. Önce sinyalleri deniyorsunuz. Altyapıyı deniyorsunuz. Kademe kademe hızı artırıyorsunuz. Ticari yolcu taşımacılığı başlamaz ama test sürüşü yaparız. Ticari taşımacılık birkaç ay sonra başlar. 17 aralık'ta Konya'ya treni ulaştıracağız'' diye konuştu.
-AK PARTİ STANDININ AÇILIŞI-
Daha sonra fuardaki standları da ziyaret eden Bakan Binali Yıldırım, AK Parti'nin fuardaki standının açılışını da AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nükhet Hotar ile birlikte gerçekleştirdi.
