Ertuğrul Özkök, Sibel Eraslan'ın kaleme aldığı "Siret-i Meryem" isimli kitabın İslamcı kadınlara bakışını değiştirdiğini yazdı. Sibel Eraslan, Özkök'ün bakış açısını değiştiren nedenleri anlattı...
Arzu Erdoğral'ın haberi
Ertuğrul Özkök köşesinde, Vakit yazarlarından Sibel Eraslan'ın kaleme aldığı "Siret-i Meryem" isimli kitabın İslamcı kadınlara bakışını değiştirdiğini yazdı. Özkök'ün fikirlerini değiştiren kitabın yazarı Sibel Eraslan'la, Özkök'ün bakış açısını değiştiren nedenleri konuştuk.
Ertuğrul Özkök'ün yazısından... Hazreti İsa"nın doğumunu en güzel kim anlatabilir?
Bir Hıristiyan erkek mi, yoksa Hıristiyan kadın mı?
"İkisinden biri" diyebilirsiniz.
Peki soruyu şöyle sorarsam:
Meryem Ana"nın doğum yapmasını kim en iyi anlatabilir?
Daha doğrusu "babasız bir çocuğa gebe kalan" bir kadının halinden en iyi kim onlar?
Herhalde bir kadın değil mi?
Hıristiyan bir kadın...
Bugüne kadar "Bir Hıristiyan kadın anlatabilir" diye düşünüyordum.
Bir kitap okudum, fikrim değişti.
Meryem Ana"nın doğum yapışını en iyi Müslüman bir kadın anlatabilirmiş.
Sibel Eraslan'ın Özkök'ün yazısıyla ilgili cevapları:
Sizce Özkök"ün fikrini değiştiren en önemli argüman nedir?
Ertuğrul Özkök, kitabı ve okumayı önemseyen bir yazar. Umre"ye gittiğinde de dikkatini çeken en önemli şey, çok sayıda insanın kitap okumasıydı. Kitap ve okuma sözle ilgilidir. Söze ve anlamaya açık olmak demektir okumak... Ben de okumayı, varolmakla eş değer görüyorum.
Özkök, sizce ne demek istediğinizi tam olarak algılamış bir şekil de mi fikrini değiştirdi?
Kitap yazılıp basıldıktan sonra, yazarından kopar, okuyan kişinin olur. Her okuma farklıdır bu meyanda. Her okuma, kitabı yeni bir menzile taşır. Başkasının okuması üzerinden bir şey söyleyemem, her okuma kişiseldir çünkü. Ben de böyleyim, her okuduğum kitabı yazarının olmaktan çıkarıp kendimce ruhsal bir çözümlemeden ve dönüştürmeden geçiriyorum. Kitabın kaderidir bu.
İslami kesimin kadınlarında Özkök"ü şaşırtan bir açılım sizde gözlemliyor musunuz? Ya da bir açılım varsa doğru tespitler yapılmış diyebilir miyiz?
İslami kesimin kadınlarında sanat ve bilimsel aktiviteler itibariyle elbette oldukça yüksek ritimli bir hareketlenme söz konusu. Bu konuda yaşadığımız başörtüsü yasakları da aslında itici hızlandırıcı bir rol oynadı. Mesleğini ve eğitimini yapamayan kadınlar, kendilerini sanat bağlamında var etme yolunu tercih ettiler. Ben de bunlardan birisiyim.
Son olarak sizce gençler, fikir alış verişi yaparken, neleri baz almalıdırlar?
Tecrübeyi, iyi yürekli ve dürüst sözü...
www.on5yirmi5.com