İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Maden Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Naci Görür, erken uyarı sisteminine ilişkin olarak sistemin Türkiye'de doğru çalışacağını sanmadığını söyledi.
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Maden Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Naci Görür, erken uyarı sisteminine ilişkin ''Türkiye'de bunun doğru çalışacağından kuşkuluyum. Elektriği, suyu, gazı devre dışı bırakabilirsiniz, ama erken uyarının gittiği kuruluşların da ne yapacaklarını biliyor olması lazım'' dedi. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü'nde düzenlenen ''Deprem ve Tsunami Erken Uyarı Uygulamaları Çalıştayı''nda verilen arada gazetecilerin sorularını yanıtlayan Görür, erken uyarı sisteminde en iyi ülkelerden birinin Japonya olduğunu söyledi.
Japonya'da da sistemin depremden birkaç saniye önce bazı sistemleri devre dışı bıraktığını anlatan Görür, şunları kaydetti:
''Henüz depremlerin önceden kestirilmesi mümkün değil. Kandilli'nin yaptığı erken uyarı sistemi, 7 saniye gibi en iyi durumda haber veriyor. Elektrik, doğalgaz ve tünellerdeki bazı sistemleri, deprem sırasında insanlara zarar verebilecek mekanizmaları devre dışı bırakma noktasında, doğru. Türkiye'de bunun doğru çalışacağından kuşkuluyum. Elektriği, suyu, gazı devre dışı bırakabilirsiniz, ama erken uyarının gittiği kuruluşların da ne yapacaklarını biliyor olması lazım.''
Kendilerinin depremlerin önceden kestirilmesine yönelik büyük bir projelerinin olduğunu da bildiren Görür, şöyle devam etti:
''Hükümete de sunduk. Marmara Denizi'nin altına denizaltı gözlem istasyonları kurmak istedik. Denizaltındaki faylar boyunca çıkan gaz ve suyun fiziksel ve kimyasal değişikliklerini ölçmek suretiyle olabilecek depremi haber verme kapasitesi fazla olan bir proje. AB çerçevesi içinde desteklenen projeydi. AB şu anda kendi denizlerine denizaltı gözlem istasyonları kurmakta. Biz de Marmara Denizi de dahil olmak üzere çalışma yaptık. Bütün araştırmaları bitirdik. Kurulması için de çeşitli yerlere başvurduk. Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek'in daveti üzerine brifing verdik. Afet ve Acil Durum Yönetimi ile çalışmalara da başladık. Projeyi belli aşamaya da getirdik. Ancak sonradan bu projenin içinde olunmayacağı, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanı tarafından söylendi. Önceden kestirilmesine gidebilecek en ciddi çalışmalardan biriydi.''
Parasal sıkıntının olduğunu düşünmediğini de belirten Görür, ''Neden olduğunu bilmiyorum. Türkiye işin içinde olmasa da AB'nin yürüttüğü proje. Türkiye'de sadece deprem konuşuluyor. Gündeme alınarak hazırlık ve halkın can güvenliği noktasında yeterince bir şeyler yapılamıyor'' dedi.
İTÜ Maden Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Haluk Eyidoğan da ''Erken uyarı sistemleri deprem sırasında kişileri yatağından kaldırıp dışarı çıkartmak için tasarlanmadı. İnsanların dışındaki tüm sistemleri devre dışı bırakmak için hazırlandı'' dedi.