Eski Jandarma Genel Komutanı Eşref Bitlis’in görev yaptığı yedi subay, ya suikastle ya da şaibeli kazalarla öldü. 1994’te ‘intihar etti’ denilen Albay Çillioğlu’nun kayıp ajandası çıktı. Bitlis'in subaylarının şüpheli sonları:
ŞAHİN BAYAR'ın haberi Resmi tutanaklara "intihar" olarak geçen Tunceli İl Jandarma Alay Komutanı Kazım Çillioğlu"nun ölümünü şüpheli gösteren otopsi raporu ve soruşturma dosyasının Taraf"ta yayımlanmasının ardından 1991-1995 yılları arasında işlenen suikastları yeniden gündeme getirdi.
Şüpheli bir uçak kazasında yaşamını yitiren Jandarma Genel Komutanı Eşref Bitlis"in ekibinde yer alan yedi üst rütbeli subay uğradığı saldırılar sonucu hayatını kaybetti. Öldürülen subayların ortak özelliği ise Kürt sorunu konusunda devletten farklı düşünmeleriydi.
Sayın suikastında derin devlet izi
Jandarma Korgeneral Hulusi Sayın, devletin Kürt politikasını sert bir şekilde eleştiren komutanların başında geliyordu. Sayın, 30 Ocak 1991 yılında kurşun yağmuruna tutularak öldürüldü. Suikastı Dev-Sol üstlendi. Ancak, saldırının devlet içindeki derin yapıların gerçekleştirdiği hep dile getirildi.
Sabah Gazetesi yazarı Mahmut Övür"e konuşan uyuşturucu kaçakçısı Hüseyin Baybaşin, Mehmet Ağar"a "Kürt sorununu çözelim" diyen Korgeneral Hulusi Sayın"ın birkaç gün sonra öldürüldüğünü söylemişti. Baybaşin şunları iddia etmişti: "Korgeneral Hulusi Sayın"la, Diyarbakırlılar Yardımlaşma Dayanışma Derneği"nin Başkanı Nedim Özer Bey ve Mehmet Ağar ile birlikte Beyti"de yemek yemiştik. Hulusi Paşa orada bizzat, "Kürt sorunu Türkiye"yi bitirir, bu sorunu kendi içimizde çözmenin yolunu bulmamız lazım. İnsanlari öldürerek, korucularla çatıştırarak bitiremeyiz. Bunları bizim çözmemiz gerekir" diyordu. Mehmet Ağar bunları buz gibi dinledi, hiçbir cevap da vermedi."
Baybaşin, Sayın suikastini Dev-Sol örgütünün üstlenmesini ise şöyle yorumlamıştı: "Sol örgütün Hulusi Paşa ile ne işi var. Her zaman devlet içindeki çeteler birilerini katlederken bir örgüt adı verirler. Onlar da üstlenir."
Selen görevinden alınmak istenmişti
Jandarma Korgeneral İsmail Selen, PKK"yla mücadele konusunda dönemin yöneticileriyle ters düştü. Görevinden alınmak istendi. Emekli olduktan sonra 23 Mayıs 1991"de taranarak öldürüldü. Aynı gün Adana Jandarma Bölge Komutanı Temel Cingöz de suikasta uğradı. İsmail Selen, şüpheli bir şekilde ölen Albay Kazım Çillioğlu"nun yakın arkadaşıydı.
Bitlis dosyası 17 yıl sonra açılıyor
Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Eşref Bitlis 17 Şubat 1993 yılında şaibeli bir uçak kazasında yaşamını yitirdi. Ergenekon davasında Eşref Bitlis"in Cem Erseverin PKK"ya silah satışından haberdar olduğu için öldürüldüğü gündeme geldi. Ergenekon sanığı JİTEM kurucusu Arif Doğan"ın, Bitlis"i JİTEM"in öldürdüğünü itiraf etmesinin ardından Ankara Cumhuriyet Savcılığı tarafından 17 yıl sonra soruşturma başlatıldı.
Aydın"ı Kanas"la vurdular
Eşref Bitlis"in emrinde çalışan Diyarbakır Jandarma Bölge Komutanı Bahtiyar Aydın da Kürt sorununun şiddetle sona ermeyeceğini, bölge halkının kazanılması gerektiğini dile getiren subaylardandı. 22 Ekim 1993 yılında Diyarbakır Lice"de hâlâ açıklanamayan bir suikasta kurban gitti. Cinayet silahı Kanas ise ortadan kayboldu.
Ersever"e tek kurşun
JİTEM"in kurucularından Binbaşı Cem Ersever, 4 Nisan 1993"te Ankara"da ölü bulundu. Ersever, Diyarbakır JİTEM"in başındaki isimdi. Kürt sorunu ve PKK ile mücadelede devlet politikasına aykırı fikirler ortaya atmaya başlayınca hayatından oldu. Ersever"in başında tek kurşun vardı, elleri ise bağlanmıştı.
Çillioğlu iki defa ölümden dönmüştü
Tunceli İl Jandarma Alay Komutanı 3 Şubat 1994"te lojmandaki evinde başına tek kurşun sıkılmış olarak ölü bulundu. Albay Çillioğlu, Eşref Bitlis"in yaşamını yitirdiği kazada uçağa binecekler listesinde yer alıyordu. Ancak Çillioğlu, Bitlis"i karşılamak için iki gün önce Diyarbakır"a gidince ölümden kurtuldu. Çillioğlu, aynı yıl Tunceli Jandarma Genel Komutanlığı"na ait helikopterde olması gerekirken son anda adı açıklanmayan başka bir görevinden dolayı helikoptere binmedi. Çillioğlu"nun binmediği helikopter de düşmüş biri yardımcısı olmak üzere üç subay hayatını kaybetmişti. Çillioğlu"nun ölümü kayıtlara "intihar" olarak geçti. Ancak ailesi buna hiçbir zaman inanmadı. Daha önceki suikast girişimleri, otopsi raporundaki çelişkiler, iyi organize edilmiş "rastlantılar" aileyi hep kuşkuda bıraktı.
Albay Özden iki korumasıyla öldürüldü
Eşref Bitlis"in ekibinde yer alan başka bir isim ise Albay Rıdvan Özden"di. Mardin"de görev yaptığı sırada JİTEM"in PKK ile koordineli yürüttüğü kaçakçılık ve uyuşturucu ticaretini ortaya çıkardı. İki koruması ile 12 Ağustos 1995"te öldürüldü. Albay Özden dosyası da Ergenekon soruşturması kapsamında yeniden raftan indirildi.
ÖLÜME GÖTÜREN AJANDA MI?
HATİCE YAŞAR'ın haberi
1994"te "intihar etti" denilen Tunceli Jandarma Komutanı Çillioğlu"nun sır ajandalarından biri daha ortaya çıktı. Ajandada faili meçhullerle ilgili not dikkat çekiyor
Tunceli Jandarma Alay Komutanı Kazım Çillioğlu"nun ölümünün ardındaki sır perdesi aralanıyor. 3 Şubat 1994"te lojmanında ölü bulunan ve kayıtlara "intihar etti" diye geçen Çilloğlu"nun içinde çok önemli bilgiler bulunduğu bildirilen ve kayıp olan ajandasının dışında bir başka ajandası daha olduğu ortaya çıktı. star"ın ulaştığı ajandada Çillioğlu, faili meçhul cinayetlere dikkat çekiyor ve kendi el yazısıyla "Faili meçhul cinayetler liste yapılsın" diyor. Notlarda, delillere göre araştırma yapılıp faili meçhullerle ilgili dosyaların bir an önce kapatılması gerektiği belirtiliyor.
YEŞİL ÖLDÜRDÜ, İ.K. ONU AZMETTİRDİ
16 yıldır babasının ölümüyle ilgili delil toplayan, tanıklarla konuşan Gökhan Çilloğlu, babasının faili meçhullerin perde arkasındaki isimleri ortaya çıkardığını, bu nedenle öldürüldüğünü savundu. Babasının kendisine "Benim ölümüm normal olmayacak" dediğini de aktaran Çillioğlu, babasının ölümünün arkasında general İ. K"nın bulunduğunu iddia ederek "İ. K. ve babamın arasında sorunlar vardı. Babamın girişimiyle görevden alınacaktı. İ.K. lojmanı terkedeceği gün babam öldürüldü, hemen ertesi günü ise görevine döndü" dedi.
BABAM YAKALADI, İ.K. İSE SALIVERDİ
Gökhan Çillioğlu şöyle devam etti: "Babamı öldüren kişinin Yeşil olduğunu biliyorum. Görüştüğüm tanıklar, babam ile İ. K. arasında ciddi sürtüşmeler olduğunu anlattı. Babam Tunceli"ye gitmeden önce Yeşil"in elini kolunu sallayarak Alaya girip çıktığını anlattılar. Yeşil, Emniyet Müdürü"nün makam odasını kendi odası gibi kullanmış. Bölgede işlenen çok sayıda faili meçhul cinayette Yeşil"in imzası var. Benim ulaştığım bulgu babamın Yeşil"i yakaladığı, İ. K"nın ise onu saldığı yönünde. Faili meçhulleri bu ekiplerin işlediği bilgisine ulaşan babam bu nedenle öldürüldü."
İ.K. örgüte bilgi sızdırdı
Gökhan Çillioğlu babasının cenazesinde yanlarına gelen sivil bir istihbaratçının "Babanızı Yeşil öldürdü" bilgisini verdiğini kaydederek, sorumlu tuttuğu İ.K"ile ilgili "Askeriye içinde onun için "PKK paşası" deniyor. İşbirliği içinde olduğu söyleniyor. Babam istihbarat alıp operasyona gidiyor ancak gittiğinde PKK"lıların kısa süre içinde olay yerini terkettiğini görüyor. Bunun üzerine o bölgeye dinleme ünitesi kurduruyor. Bilgi sızdıranları tespit etmeye çalışıyordu" şeklinde konuşuyor.
Odada biri daha vardı
Çillioğlu, yıllardır ulaştığı deliller ve tanıklardan edindiği bilgilerden hareketle babasının öldürüldüğü günü ise şöyle anlatıyor: "Babam lojmana girdikten sonra penceresinden eliyle askerine işaret etmiş. Asker kapıyı gelip çaldığında babam kapıyı aralayıp boş gözlerle "Teşekkür ederim, gidebilirsin" demiş. Babamın kapıyı aralamasından odada bir başka kişinin bulunduğu anlaşılıyor. O gün lojmanda kimsenin bulunmaması, hemen üst katında sadece İ.K."nın bulunması çok şüpheli. Babam öğleden sonra 15.00 sıralarında salonda ölü olarak bulunmuş. O gün görev yerini terkedecek olan İ.K., sivil elbiselerle hemen gelip, "Soruşturulacak bir şey yok. İntihar etmiş" açıklaması yapmış."
İki kez ölümden döndü
Kazım Çillioğlu, suikaste kurban gittiği belirtilen Eşref Bitlis"e çok yakın bir isimdi. Çillioğlu, İzmir"de görevli iken Eşref Bitlis tarafından Diyarbakır Alay Jandarma Komutanlığı"na atandı. Çillioğlu, 17 Şubat 1993 günü düşen ve Orgeneral Bitlis"in şehit olduğu uçağa binecekler listesinde iken Bitlis"i karşılamak için iki gün önce Diyarbakır"a gidince ölümdün kurtulmuştu. Daha sonra Çillioğlu"nun binmekten son anda vazgeçtiği askeri helikopter düşmüş biri yardımcısı üç subay şehit olmuştu. Çillioğlu, kazadan bir yıl sonra lojmanında başına kurşun sıkılmış olarak bulundu.
TARAF - STAR GAZETESİ