Ergün: Mallar serbest işadamları dolaşamıyor   Konuyu açan: alptraum   İlk Mesaj: 09-29-2010 (19:23)   Son Mesaj: 09-29-2010 (19:23)    Cevap: 0    Gösterim: 448  

    09-29-2010

    Ergün: Mallar serbest işadamları dolaşamıyor

    Ergün: Mallar serbest işadamları dolaşamıyor


    Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, Avrupa Birliği'nde (AB) malların serbest ama işadamlarının serbest dolaşamadığı bir ortamda rekabetten bahsedilemeyeceğini söyledi.

    Ergün, Avrupa Parlamentosu'nda (AP) KOBİ'lerin krizin üstesinden gelmedeki rolü konulu toplantıda yaptığı konuşmada, AB'den Türk vatandaşlarına vizeyi ve taşımacılık kotalarını kaldırmasını istedi.
    Malların serbest dolaştığı ama işadamlarının serbest dolaşamadığı bir ortamda rekabetten bahsedilemeyeceğini belirten Ergün, taşımacılık kotalarıyla karşı karşıya olduklarını ifade etti. Ergün şöyle dedi:

    ''Mallarımızı kamyonlarla sevk ederken Yunanistan ve Bulgaristan başta olmak üzere birçok ülkede taşımacılık engeliyle karşılaşıyoruz. 20 bin kamyon sevk edecekken, 10 bin kamyonun geçişine izin verirseniz müşterilerimize nasıl mal satabiliriz?

    Mallar serbest ama işadamları serbest dolaşamıyor, kamyonlar serbest değil. Bu durum ekonominin gelişmesi için uygun bir ortam mı? Bu anlayış KOBİ'leri güçlendirir mı?

    Bu haksız rekabet uygulamasının bir an önce ortadan kaldırılması gerekiyor.''

    Ergün, küresel krizin KOBİ'lerin öneminin daha iyi anlaşılmasına vesile olduğunu anlatarak, kriz ortamında KOBİ'lere ''Bu kriz, herkes için kriz olabilir; ama sizin için fırsat olacak'' dediğini aktardı.

    Türkiye'de KOBİ;lerin, krizin mağduru olmadığını, krizden çıkışın anahtarı olduklarını dile getiren Ergün, KOBİ;lerin, değişime ve yeniliklere hızlı uyum sağlayan esnek yapılarıyla küresel dalgalanmadan daha az etkilendiğini, krizden çıkış döneminin de ana aktörleri olduğunu söyledi.

    Ergün,, ''Mesela son aylarda, ekonomik toparlanmanın bir sonucu olarak, özellikle istihdamda çok önemli gelişmeler yaşanıyor, bu istihdam artışının da, özellikle KOBİ;lerimiz tarafından sağlandığını görüyoruz'' şeklinde konuştu.

    ''TÜRKİYE KRİZE HAZIRLIKLI YAKALANDI''

    Türkiye'nin 2001 yılında yaşadığı ağır krizin ardından gerçekleştirdiği yapısal reformlar sayesinde, küresel krize hazırlıklı yakalandığını ve güçlenerek çıktığını kaydeden Ergün, küresel kriz ortamında, OECD ülkeleri arasında herhangi bir finans kuruluşu iflas etmeyen tek ülkenin Türkiye olduğunu vurguladı. Ergün şöyle devam etti:

    ''Her ne kadar, 2009 yılında üretim ve dış ticaretimizde bir miktar daralma yaşasak da, kayıplarımızı hızla telafi etmeye başladık ve bu yılın ilk yarısında yüzde 11 gibi önemli bir büyüme oranını yakaladık.

    Bu başarıda güçlü makro ekonomik yapımız kadar, kriz döneminde uyguladığımız akılcı politikalar ve reel sektörümüzün dinamizmi de etkili olmuştur.

    Küresel krizin en çok reel sektörümüzü etkileyeceğini biliyorduk. Bu nedenle, krizin etkilerini aşmak için genişletici politikalar ürettik.

    Özellikle ekonominin lokomotifi olarak gördüğümüz KOBİ;lerin krizden en az seviyede etkilenmelerini sağlayacak adımlar attık.

    Uygulamaya koyduğumuz yeni teşvik sistemi, istihdam paketi ve kredi garanti fonu düzenlemeleri, kriz ile sarsılan reel sektöre ilaç gibi gelmiştir.''

    Bütçe disiplinine bağlı olduklarını ve populist politikalara yönelmeyeceklerini vurgulayan Ergün, başta Yunanistan olmak üzere bazı Avrupa ülkelerinde yaşanan sorunlarda, geçmişten devralınan bütçe açıklarının büyük payı olduğunu hatırlatmak istediğini bildirdi.

    İHRACATIN ÖNEMİ

    Hükümet olarak, dışa açık ekonomi modeliyle hareket eden bir ülke olarak, ihracata da büyük önem verdiklerini anlatan Ergün, ihracatın, reel sektörün, özellikle de KOBİ;lerin güçlenmesinde kilit bir yer işgal ettiğini düşündüklerini söyledi.

    Kendilerini sadece iç talepteki artışlara endekslemenin doğru olmadığını bildiklerini dile getiren Ergün, son 8 yıldır, başta komşu ve çevre ülkeler olmak üzere, tüm dünya ülkeleriyle yoğun diplomatik ilişkiler kurduklarını, geleneksel pazar olan Avrupa;ya ilave olarak, Güney Amerika ve Afrika gibi yeni pazarlara açıldıklarını bildirdi.

    Ergün, ''Avrupa;nın krizden en çok etkilenen bölge olduğu düşünülürse, dış politikadaki bu tutumun önemi daha iyi anlaşılacaktır. Böylece Avrupa ile olan dış ticaretimizdeki daralmanın risklerini dağıtmayı başardık. 2002;de 36 milyar dolar olan ihracatımızı, 2009;da küresel krize rağmen 102 milyar dolara çıkardık'' diye konuştu.

    İÇ TALEPTE CANLANMA

    Ekonomi büyüdükçe ve halkın alım gücü arttıkça iç talebin de canlandığını anlatan Ergün, Türkiye'de 2002;de 91 bin adet otomobil satılırken, bu sayının 2009 yılında küresel krize rağmen 370 bine çıktığını bildirdi.

    Bu yılın ilk 8 ayında ise, otomobil satışlarının, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 17 oranında artış gösterdiğini ifade eden Ergün, sadece otomobil satışlarındaki artışların bile, Türkiye;nin nasıl bir iç pazara sahip olduğunu tek başına ispat eder nitelikte olduğunu söyledi.

    Türkiye'nin KOBİ politikası hakkında bilgi veren Ergün şöyle dedi:

    ''Yatırım ortamının iyileştirilmesi için gerekli adımlar atılırsa, devlet zorlaştırıcı değil de kolaylaştırıcı rol oynarsa, özel sektörümüz bizi daha yukarılara taşıyacaktır. Bu nedenle, ekonominin omurgası olan KOBİ;lerimizi desteklemeye, sorunlarını çözmeye, etkinlik ve verimliliklerini artırmaya büyük önem veriyoruz.

    2003-2009 yılları arasında 180 bin işletmeye 4 milyar Avro tutarında destek sağladık. KOSGEB Kanununda değişiklik yaparak, hizmet ve ticaret sektörlerindeki KOBİ;leri de KOSGEB hedef kitlesine dahil ettik. Çok sayıda KOBİ;nin büyük miktarlarda desteklenmesi elbette önemlidir; ancak bu desteklerin en uygun alanlara yönelmesi daha önemlidir.

    Hazırladığımız son destek modelleriyle, KOSGEB;i kredi sağlayan bir kurum olmaktan çıkardık, eğitici, yönlendirici ve teşvik edici bir yapıya kavuşturduk. KOBİ;lere yönelik destek ve teşvik sistemlerini, kısa vadeli ve finansman odaklı çözümlerden, KOBİ;lerin yönetim becerilerini, üretim kabiliyetlerini ve rekabet güçlerini artıracak alanlara yönelttik.

    Böylece işletmelerimizin doğru alanlara yönelmelerini ve kendi sorunlarına çözüm üretmelerini sağlayacak bir mekanizma oluşturduk. Şimdi ise, KOBİ;lerimizin borsaya açılmalarını sağlayacak yeni bir düzenleme üzerinde çalışıyoruz.

    Özellikle kriz döneminde, KOBİ;lerin finansman kaynağı olarak, banka kredilerine bağımlı bir yapı taşıdıklarını gördük. Oluşacak olan yeni KOBİ Borsası ile, KOBİ;ler için yeni bir finansman kaynağı da oluşturmuş olacağız.''

    Türkiye'nin ekonomide, demokratikleşmede, hukuk sisteminde ve sosyal alanda attığı adımlarla, Avrupa Birliği'ne tam üye olmayı hak ettiğini vurgulayan Ergün, Türkiye'de KOBİ;lerle ilgili yaşanan gelişmelerin dahi, Türkiye;nin bulunduğu seviyeyi ortaya koyduğunu söyledi.

    Ergün,''Biz, özellikle reel sektör ile aramızda oluşturduğumuz sinerjinin, Avrupa Birliği müzakere sürecine çok olumlu yansıyacağını düşünüyoruz. Avrupalı dostlarımızın da bu konuda desteklerini beklediğimizi bir kere daha hatırlatmak istiyorum. Avrupa Birliği;nin küresel bir derinlik kazanması ve entegrasyonu için, Türkiye;nin rolüne ve etkinliğine büyük ihtiyaç vardır'' şeklinde konuştu.

    Toplantıya AB Komisyonu, Avrupa Parlamentosu ve Türk iş dünyası örgütlerinden yoğun katılım gözlendi.




    Ergün: Mallar serbest işadamları dolaşamıyor Yorumları