Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Türkiye'de ilk 500'e giren firmaların güneş enerjisine plase edecekleri yatırımları olduğunu kaydetti ve yeni dönemde güneş enerjisi yatırımının maliyetini açıkladı.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, güneş enerjisi yatırımlarına 10 avro cent, 12 dolar centler civarında bir rakamla başlanabileceğine ilişkin doneler olduğunu belirterek, bunun makul bir rakam olduğunu kaydetti.
Bakan Yıldız, Capital ve Ekonomist dergileri öncülüğünde, Vodafone Türkiye ana sponsorluğu, BP'nin etkinlik sponsorluğunda İstanbul'da düzenlenen ''CEO Club'' toplantısında, dünyada enerji ile alakalı bir çok otoritenin politikalarını, alışkanlıklarını değiştirdiği bir ortam oluştuğunu söyledi.
Nükleer güç santralleriyle alakalı sunumların az olduğu, doğalgazın ön planda olduğu 7-8 yıl önceki raporların yerini başka raporlara bıraktığına dikkati çeken Yıldız, ''O nedenle biz yöneticilerin daha net teşhisler koyabilen bir yapı içerisinde olmamız gerekiyor. Ben bakanlıkta bir kısım sosyologla beraber çalışıyorum. Rakamların bu kadar çok olduğu ortamda daha çok sosyal olguların gündeme getirilmesi gerektiği gerekçesiyle... Bunun çok faydasını görüyorum'' dedi.
Türkiye'nin dünyanın ortalama hızından daha hızlı büyüdüğünü ifade eden Yıldız, Türkiye'nin bunu karşılayabilecek enerji yapılanmasında da daha dikkatli olması gerektiğine işaret ederek, ''Oluşturulacak yedek kapasiteyi de hesaba katarsanız, Türkiye'nin tahmin edilen büyüme hızı 2010 yılında yüzde 7-8'ler gibi çıkacak gözüküyor. Ondan daha fazla bir büyümeyle beraber bizim bu sektörü oluşturabiliyor olmamız lazım'' dedi.
''PAZAR DAHA DA GENİŞLEDİ''
Hiç tahmin etmediği bir sektörden petrol aramalarıyla ilgili çalışmalarda bulunmak üzere bir müracaat olduğunu gördüğünü söyleyen Yıldız, şunları kaydetti.
''Bu enerji sektörü için çok sevindirici bir şey. Nihayetinde Akdeniz havzası etrafında 18 Eylül'de biraz da kamuoyunun dikkatinden kaçmış oldu diye düşünüyorum, Avrupa'daki bütün enterkonnekte sistemin senkron hale geleceği bir tez çalışmasına başlandı Türkiye'de...
Bulgaristan ve Yunanistan'ın şu anda birbirimize enerjiyi aynı ülkedeymişçesine alıp sattığımız ve 2011'in Haziranına da artık Fransa, İngiltere, İspanya ile beraber aynı pazara elektrik alıp satacağımız bir ortama doğru gidiyoruz.
Bu, şu demek, ürettiğiniz mal uygunsa elektrik pazarınız daha da genişledi. Dolayısıyla yapacağınız enerji yatırımlarının pazar probleminin olmadığı bir noktaya daha fazla gidiyoruz. ''
Akdeniz'in güneyinde 8 ülkeyle enterkonnekte sistemi sağlayacak bir yapılanmada Türkiye'nin planlama ve koordinasyon görevi aldığını, Fas ve Cezayir ile birleştiğinde Akdeniz'in güneyinde de yine benzer bir enerji havzası oluştuğunu, dolayısıyla pazarın daha da genişlediğini belirten Yıldız, ''Pazardan üretime doğru yapılanmayı sağlayacak en önde gelen sektörlerden bir tanesi şu anda enerji. O yüzden farklı sektörde ilk 500'de olabilen firmaların ister tekstil, isterse başka konularda mutlaka enerji sektörüne plase edilmeyi bekleyen paralarının olduğunu biliyoruz ve bu doğru da bir seçim olacaktır'' dedi.
13-15 yıl içinde Türkiye'nin şu anda bulunduğu 45 bin megavatı iki katına çıkarmak zorunda olduğunu, dolayısıyla buraya yapılacak yatırımların toplam tutarının yıllık 5-5,5 milyar dolardan az olmadığını söyleyen Yıldız, burada bir açmazları bulunduğunu, bu üretimleri doğalgaz kaynaklarıyla yapmaları durumunda bunların nasıl bir fiyatla seyredeceği hususunda tüketici alışkanlıklarının değiştiğini vurguladı.
Yıldız, ''Bundan 3-4 yıl önce enerji sektörünü çok iyi bilen birisi doğalgazla uzun dönem kontratlarının ilk tercih edilecek kalem olduğunu söylerdi ama bugün böyle değil, bugün enerjiyle alakalı spot alımların daha ön planda olduğunu görüyoruz'' diye konuştu.
Bugün enerjide ABD, Japonya, Akdeniz Havzası ve Kuzey denizi olmak üzere 4 büyük fiyat noktası olduğunu, Japonya'daki fiyatın Amerika'dakinin üç katı olduğunu söyleye Yıldız, bu korelesyonu iyi yönetebilmenin önemine işaret etti.
Türkiye'de güneşin bol olduğunu, güneş enerjisi yatırımları yaparken fiyat mekanizmasını da mutlaka dikkate almaları gerektiğini söyleyen Yıldız, şunları belirtti:
''3 yıl önce 28 avro centten teşvik bekleyen güneşte, hızlı düşen fiyat mekanizmasıyla şu anda yarı fiyatların konuşulduğunu görüyoruz.
O zaman Türkiye güneşinin Türkiye vatandaşına mı yoksa teknoloji sahiplerine mi yoksa Türkiye'de yatırım yapan kişiye mi aktarıldığının adresinin çok iyi belirlenmesi lazım.
Diğer enerji kaynakları için de benzer durumlar söz konusu. Bizler yerli kaynak oranımızı, yenilenebilir kaynak oranımızı artırmak istiyoruz.
Yatırımcılarımızın hangi sektörde olursa olsun enerji sektöründe mutlaka parmaklarının bulunması lazım geldiğini rahatlıkla tavsiye edebilirim.
Bunun gerek firmanın giderlerinin azaltılmasında gerekse yeni sektörler bulunmasında çok faydası olacaktır.''
''DÜNYA BÜYÜMESİNİ SAĞLAYACAK AMA VAHŞİCE DEĞİL''
Konuşmasının ardından soruları yanıtlayan Yıldız, karbon salınımının serbest olduğunun, bununla ilgili fiyatlamanın yakın dönemde olup olmayacağının sorulması üzerine ''Her şeyin bir bedeli var, bu bedellerin ödenmesi lazım.
Dünyada ilk 10 ekonomi arasında yer alma hedefi koymuş bir ülke olarak ben kalkıp da dünyadaki genel uzlaşının çok önünde yer almam doğru olmaz, bu safdillik olur.
Karbondioksit emisyonlarıyla ilgili hedefleri tutturma noktasında şu anda Kopenhag'da ülkeler iyi bir sınav veremedi. Dünya büyümesini tabi ki sağlayacak ama vahşice değil.
Herkes yaptığı işin bedelini öder. Karbonla alakalı fiyatlamanın tamamen arkasındayım ama bu dünya bir bütündür parçalanamaz gereği hep beraber yapabiliyor olmamız lazım'' dedi.
Bosch Sanayi ve Ticaret A.Ş Genel Müdürü Hermann Butz'un hükümet olarak güneş enerjisine ne gibi kolaylıklar sağlanacağını sorması üzerine de Yıldız, şunları kaydetti:
''Türkiye'nin güneşinin avantajını Türkiye'nin insanı ile gelen yatırımcının kullanıyor olması lazım. Bizim bütün hazırlıklarımız tamam.
Meclis açıldıktan sonra önümüzdeki haftadan itibaren biz sıra almak istediğimizi ve mutlaka kanunun bir an önce çıkartılmasını istediğimizi belirttik.
10 avro centler civarında, 12 dolar centler civarındaki bir rakamın Türkiye'de önümüzdeki yıl içerisinde güneş yatırımına başlanabileceğini, bunun gerek tarih, gerek yönetmelik gerekse mevzuatla alakalı hazırlıklarının da 600 megavatlık bir ön sınırlamayla beraber başlayabileceğini gösteriyor elimizdeki doneler.
Bu makul bir rakam. Bir kısım yatımcılarımız bu rakamı şu anda düşük buluyor gibi olsa da gerçekleştirilebilir bir rakam olarak onlar da teyit etti.
Bizim yenilenebilir enerji kaynaklarıyla alakalı hedefimizdeki kalemlerden güneşin yatırımlarının başlayabiliyor olması lazım. Bunun da önünü inşallah açmış olacağız.''