Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) ve Doğu Anadolu Projesi (DAP) kapsamında 50 baş ve üzeri hayvan işletmesi kuracaklara yüzde 40 hibe desteği, Trakya'dan canlı hayvan sevkiyatını hızlandırdı.
Türkiye'de, Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) ve Doğu Anadolu Projesi (DAP) kapsamında 50 baş ve üzeri hayvan işletmesi kuracak yetiştiricilere yüzde 40 hibe desteğinin verileceğinin açıklanmasının ardından Trakya bölgesinden doğuda kurulan işletmelere büyük miktarda canlı hayvan sevkiyatının olduğu bildirildi.
Edirne Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı Tuncay Aykın,yaptığı açıklamada, devletin GAP ve DAP kapsamında 50 baş ve üzeri hayvan işletmesi kuracak yetiştiricilere yüzde 40 hibe kredi verdiğini anımsattı.
Bu kredilerden yararlanmak isteyenlerin belirlenen illerde 50 baş ve üzeri hayvan işletmesi kurmaya başladığını, kuranların ise hayvan alımı için özellikle Trakya bölgesini seçtiğini belirtti.
''Doğuda kurulan işletmelere Trakya'dan ve özellikle ilimizden oldukça yoğun bir hayvan sevkiyatı söz konusu'' diyen Aykın, son 6 ayda Edirne'den 3 bin adet anaç genç hayvanın satışının yapıldığını söyledi.
Birlik üyesinin 1640, anaç hayvan sayısının ise 25 bin 365 olduğunu vurgulayan Tuncay Aykın, şöyle dedi:
''Özellikle bizim bölgemizin seçilmesinin en önemli nedenleri arasında öncelikle Trakya'nın aşılı şaptan ari bölge ve damızlık hayvanlarımızın kaliteli, üstün özelliklere sahip olması gelmektedir. Bu nedenle ilimizin azalan genç anaç hayvan potansiyelini artırmak için birlik olarak çalışmalarımız devam etmektedir.
Hayvan ithalatında besi hayvanlarının getirilmesinin geçici bir çözüm olduğunu düşünmekte, kalıcı çözüm olarak damızlık hayvan ithalatı yapılacaksa da Trakya'nın aşılı şaptan ari bölge olması nedeni ile bölgemize getirilebileceğini, birlik olarak bu işte gönüllü olduğumuzu belirtmek istemekteyiz.
Üyelerimize 10'ar baş hayvan verilmesi durumunda ilimizin damızlık üretim merkezi haline gelmesini planlamaktayız. En büyük hedeflerimizden birisi damızlık düve çiftliği kurarak hayvan sevkıyatlarını tek elden olmasını sağlamak.''
ÜRETECEĞİZ Kİ FİYATLARI AŞAĞIYA ÇEKECEĞİZ
Hayvan üreticilerine düşen görevin daha ekonomik ve kaliteli ürün elde ederek dünya ülkeleri ile rekabet etmek olduğunu vurgulayan Aykın, şunları kaydetti:
''Her ne koşulda olursa olsun gelecek nesiller için sağlıklı hayvan, sağlıklı et ve sağlıklı süt üretmeye mecburuz. Üretmeden tüketiciyi düşünemeyiz, tüketiciyi koruyamayız.
Ette fiyatın birden yükselmesi veya düşmesi biz üreticilere hiç bir avantaj sağlamaz. Fiyatların yukarıya çıkması ve aşağıya inmesi bizleri üzer.
Şu anda fiyatlar yüksek ve düşmez. Biz daha öncede söyledik taşıma suyla değirmen dönmez. Bir yere kadar döner, bir yerden sonra tıkanır kalır.
Bunun için bol üreteceğiz ki fiyatları aşağıya çekeceğiz. Üretmediğimiz anda bu fiyatlar aşağıya gelmez. Üretim için anaç hayvan gerekiyor. Sütümüzün para yapması gerekiyor.
Süt para yaptığında anaç hayvanlar emin ellerde oluyor. Süt para yaptığında bu anaç hayvanın danası da, buzağısı da ülke ekonomisine katkı sunacaktır.
Hayvan sayımız ise bakılır, karlılık ortamına gelecektir. Bu şekilde de et piyasasının belli bir düzeye geleceğine inanıyoruz.''
