Avrupa, ABD ve Rusya'ya yaptığı ihracatı azalan Türkiye yönünü 'krizden pek yara almayan' Afrika, Körfez ve Güney Amerika ülkelerine çevirdi.
Bazı firmalar yeni pazar sayesinde kriz döneminde ihracatını sürdürebilmeyi başarırken, Nil Nehri kenarında binlerce dönüm arazi işleyen, Etiyopya'da yağlı tohum üretmek üzere arazi kiralayan şirketler mevcut.Bu yılın mayıs ayında ihracatın yaklaşık yüzde 40 azalmasına karşın, Afrika'ya yapılan ihracat yüzde 30'un üzerinde artış kaydetti. Türkiye ile Afrika ülkeleri arasındaki ticaret ise son 3 yılda 3 kat artış göstererek 6 milyar dolardan 18 milyar dolara çıktı. Bu dönemde Türkiye'den Afrika'ya yapılan ihracat ise 2,5 milyar dolardan 9 milyar dolara yükseldi. Düzenlediği zirvelerle Türk müteşebbislerin ufkunu açan Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu'nun (TUSKON) başkanı Rızanur Meral, bu pazarın önümüzdeki dönemde de işletmeler için can suyu olacağını söyledi.Afrika'nın önemi ve alım gücü her geçen gün artıyor." dedi. Türkiye ile Afrika ülkeleri arasındaki ticaret hacminin gerek Afrika açılımı projesi gerekse TUSKON'un düzenlediği Afrika ticaret köprüleri 3 yılda 3 kat artış gösterdiğini, 6 milyar dolardan 18 milyar dolara çıktığını kaydeden Meral, Türkiye'nin Afrika'ya yaptığı ihracatın ise 2,5 milyar dolardan 9 milyar dolara yükseldiğini açıkladı. Meral şöyle konuştu: "30 milyon kilometrekare büyüklüğünde, 850 milyon insanın yaşadığı, bir trilyon dolarlık milli gelirin oluştuğu çok büyük bir coğrafyada neredeyse olmadığımızı gördük. Şu anda çok sayıda ihracatçımız Afrika pazarı sayesinde krizin bu ağır döneminde işlerini ve işyerlerini devam ettirme imkanına sahip oldu." Meral'in verdiği bilgiye göre, Afrika ülkelerinden mobilyadan her türlü giyim eşyasına, beyaz eşya, ev tekstili ve işlenmiş gıdaya ve gıda işlemeye yönelik ambalaj paketleme makinelerine büyük talep var. Afrika'ya demir-çelik, elektrikli makineler ve inşaat malzemeleri ihraç edilirken; petrol, hammadde, altın, mineraller ve yarı mamul maddeler alınıyor. Türk şirketlerinin, bu kıtada yerinde üretim yapması çok önemli. Çünkü ihracat güçleri olmadığı için ithalat yapmakta da zorlanıyorlar. Pamuğun olduğu yerde tekstil sektörü işi yapmak, gıda maddelerini işlemek, keresteleri mobilyaya çevirip dünyaya satmak gerekiyor. Konut ve inşaat sektöründe ciddi potansiyele sahip Afrika'ya Türkiye'den daha çok orta ölçekli firmalar gidiyor. Türkiye'deki tesislerini taşımayı düşünen firmalar bulunuyor. Rızanur Meral, Afrika ülkelerinde tarım alanında yatırıma başlayan Türk firmaları bulunduğuna işaret ederek, "Nil kenarında binlerce dönüm arazi işleyen, Etiyopya'da yağlı tohum üretmek üzere arazi arayan firmalar var. Tekstil, kablo yatırımları, gıda işleme hazırlıkları var. Balık yetiştiriciliği ile ilgili teklif geldi." şeklinde konuştu. Dış İlişkiler Kurulu (DEİK) Türk Afrika İş Konseyleri Koordinatör Başkanı Tamer Taşkın da, Afrika'da Türk ürünlerine büyük güven ve ilgi olduğunu, müteahhitlik hizmetlerinde büyük potansiyel bulunduğunu söyledi. Nazlı Gıda Yönetim Kurulu Üyesi Nihat Kurt ise Nazo markalı meyve suyunu Mozambik'te sattıklarını ve burada yüzde 86 marka bilinirliğine ulaştıklarını kaydetti. Fas ve Cezayir'de satış yapan şirket, Nijerya ile de anlaşmayı tamamladı. 15 gün içinde ilk ürün bu ülkeye gönderilecek. TUSKON'un ilk Afrika programı ile bu işe başladıklarını anlatan Kurt, her kolide 576 meyve suyu olmak üzere bu sene 35 bin koli ürün gönderdiklerini, yıl sonunda 50 bin koliyi aşacaklarını kaydetti. Uganda ile kahve konusunda yatırım söz konusu olduğunu ifade eden Kurt, "Geçen yılki TUSKON Zirvesi için İstanbul'a gelen Uganda cumhurbaşkanı yardımcısının bizim fabrikamızı ziyareti neticesinde daveti söz konusu oldu. Orada kahve üretimi ile ilgili ciddi çalışmamız olacak." görüşünü dile getirdi.Ceynil Limited Şirketi ve Ceyhan Girişimci İşadamları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Turan Titirinli de Sudan'da geçen yıl 33 bin dönümlük bir araziyi 10 yıllığına kiraladıklarını ve deneme ekimleri yaptıklarını söyledi. Titirinli, "Mart ayında hasatları aldık. Türkiye'deki teknolojinin aynısını orada da kullandığımızda aynı verimi alacağımız kanaatindeyiz. Onlarınkinden 3 katı fazla verim sağladık." bilgisini verdi. Tarımla birlikte 5 yıl içinde sanayileşmeyi ve yağ fabrikaları kurmayı planlayan şirket ayrıca Sudan'da özelleştirilecek çırçır fabrikalarına da talip. Titirinli, "Afrika bizim ilk dışa açıldığımız bir pazar. Avrupa pazarı kaçtı, Türk cumhuriyetleri, Orta Asya pazarı kaçtı. Bizim en ideal pazarımız Afrika." ifadelerini kullandı.
Bazı firmalar yeni pazar sayesinde kriz döneminde ihracatını sürdürebilmeyi başarırken, Nil Nehri kenarında binlerce dönüm arazi işleyen, Etiyopya'da yağlı tohum üretmek üzere arazi kiralayan şirketler mevcut.Bu yılın mayıs ayında ihracatın yaklaşık yüzde 40 azalmasına karşın, Afrika'ya yapılan ihracat yüzde 30'un üzerinde artış kaydetti. Türkiye ile Afrika ülkeleri arasındaki ticaret ise son 3 yılda 3 kat artış göstererek 6 milyar dolardan 18 milyar dolara çıktı. Bu dönemde Türkiye'den Afrika'ya yapılan ihracat ise 2,5 milyar dolardan 9 milyar dolara yükseldi. Düzenlediği zirvelerle Türk müteşebbislerin ufkunu açan Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu'nun (TUSKON) başkanı Rızanur Meral, bu pazarın önümüzdeki dönemde de işletmeler için can suyu olacağını söyledi.Afrika'nın önemi ve alım gücü her geçen gün artıyor." dedi. Türkiye ile Afrika ülkeleri arasındaki ticaret hacminin gerek Afrika açılımı projesi gerekse TUSKON'un düzenlediği Afrika ticaret köprüleri 3 yılda 3 kat artış gösterdiğini, 6 milyar dolardan 18 milyar dolara çıktığını kaydeden Meral, Türkiye'nin Afrika'ya yaptığı ihracatın ise 2,5 milyar dolardan 9 milyar dolara yükseldiğini açıkladı. Meral şöyle konuştu: "30 milyon kilometrekare büyüklüğünde, 850 milyon insanın yaşadığı, bir trilyon dolarlık milli gelirin oluştuğu çok büyük bir coğrafyada neredeyse olmadığımızı gördük. Şu anda çok sayıda ihracatçımız Afrika pazarı sayesinde krizin bu ağır döneminde işlerini ve işyerlerini devam ettirme imkanına sahip oldu." Meral'in verdiği bilgiye göre, Afrika ülkelerinden mobilyadan her türlü giyim eşyasına, beyaz eşya, ev tekstili ve işlenmiş gıdaya ve gıda işlemeye yönelik ambalaj paketleme makinelerine büyük talep var. Afrika'ya demir-çelik, elektrikli makineler ve inşaat malzemeleri ihraç edilirken; petrol, hammadde, altın, mineraller ve yarı mamul maddeler alınıyor. Türk şirketlerinin, bu kıtada yerinde üretim yapması çok önemli. Çünkü ihracat güçleri olmadığı için ithalat yapmakta da zorlanıyorlar. Pamuğun olduğu yerde tekstil sektörü işi yapmak, gıda maddelerini işlemek, keresteleri mobilyaya çevirip dünyaya satmak gerekiyor. Konut ve inşaat sektöründe ciddi potansiyele sahip Afrika'ya Türkiye'den daha çok orta ölçekli firmalar gidiyor. Türkiye'deki tesislerini taşımayı düşünen firmalar bulunuyor. Rızanur Meral, Afrika ülkelerinde tarım alanında yatırıma başlayan Türk firmaları bulunduğuna işaret ederek, "Nil kenarında binlerce dönüm arazi işleyen, Etiyopya'da yağlı tohum üretmek üzere arazi arayan firmalar var. Tekstil, kablo yatırımları, gıda işleme hazırlıkları var. Balık yetiştiriciliği ile ilgili teklif geldi." şeklinde konuştu. Dış İlişkiler Kurulu (DEİK) Türk Afrika İş Konseyleri Koordinatör Başkanı Tamer Taşkın da, Afrika'da Türk ürünlerine büyük güven ve ilgi olduğunu, müteahhitlik hizmetlerinde büyük potansiyel bulunduğunu söyledi. Nazlı Gıda Yönetim Kurulu Üyesi Nihat Kurt ise Nazo markalı meyve suyunu Mozambik'te sattıklarını ve burada yüzde 86 marka bilinirliğine ulaştıklarını kaydetti. Fas ve Cezayir'de satış yapan şirket, Nijerya ile de anlaşmayı tamamladı. 15 gün içinde ilk ürün bu ülkeye gönderilecek. TUSKON'un ilk Afrika programı ile bu işe başladıklarını anlatan Kurt, her kolide 576 meyve suyu olmak üzere bu sene 35 bin koli ürün gönderdiklerini, yıl sonunda 50 bin koliyi aşacaklarını kaydetti. Uganda ile kahve konusunda yatırım söz konusu olduğunu ifade eden Kurt, "Geçen yılki TUSKON Zirvesi için İstanbul'a gelen Uganda cumhurbaşkanı yardımcısının bizim fabrikamızı ziyareti neticesinde daveti söz konusu oldu. Orada kahve üretimi ile ilgili ciddi çalışmamız olacak." görüşünü dile getirdi.Ceynil Limited Şirketi ve Ceyhan Girişimci İşadamları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Turan Titirinli de Sudan'da geçen yıl 33 bin dönümlük bir araziyi 10 yıllığına kiraladıklarını ve deneme ekimleri yaptıklarını söyledi. Titirinli, "Mart ayında hasatları aldık. Türkiye'deki teknolojinin aynısını orada da kullandığımızda aynı verimi alacağımız kanaatindeyiz. Onlarınkinden 3 katı fazla verim sağladık." bilgisini verdi. Tarımla birlikte 5 yıl içinde sanayileşmeyi ve yağ fabrikaları kurmayı planlayan şirket ayrıca Sudan'da özelleştirilecek çırçır fabrikalarına da talip. Titirinli, "Afrika bizim ilk dışa açıldığımız bir pazar. Avrupa pazarı kaçtı, Türk cumhuriyetleri, Orta Asya pazarı kaçtı. Bizim en ideal pazarımız Afrika." ifadelerini kullandı.