Dışişleri Bakanı Ali Babacan, Türkiye ile Yunanistan arasındaki sorunların çözümüne yönelik istikşafi görüşmelerin sürdüğünü belirterek, ''Toplantılar artık daha çözüme odaklı olacak. Dışişleri bakanları ve başbakanlar da bizzat gelişmeleri takip edecek'' dedi.
Ali Babacan, Dünya Ekonomik Forumu için geldiği Davos'ta, gazetecilerle sohbet etti.
Türk-Yunan ilişkilerini değerlendiren Babacan, Yunanistan Başbakanı Kostas Karamanlis'in ziyaretiyle iki ülke arasındaki sorunlu alanların yeniden ciddi bir biçimde ele alınacağını ve çözüme odaklı bir çalışma dönemine girildiğini söyledi.
Sorunun çözümü için iki ülke arasında güçlü bir ortak siyasal irade bulunduğunu anlatan Babacan, "Bu hem Türk tarafında hem de Yunan tarafında var. Sorunu çözmek için tüm tarafların iradesi, isteği olmayınca çözmek mümkün olmuyor. Çoğu zaman da sorunların devamı taraflardan birisine yarıyor. Yunanistan ile sorunlu sahalarda pek öyle değil. Ege, karşılıklı olarak azınlık konuları, Kıbrıs var. Tüm bu konularda sorunun ortadan kalkması, çözüme ulaşması, hem onlar için hem de bizler için iyi olacak" dedi.
"Toplantılar artık daha çözüme odaklı olacak" diyen Babacan, "Dışişleri bakanları ve başbakanlar da bizzat gelişmeleri takip edecek. İstikşafi görüşmelerin içeriğiyle ilgili artık siyasi düzeyde de karşılıklı konuşabileceğiz" diye konuştu.
Kıbrıs konusu
Babacan, Kıbrıs konusunda ödün vermediklerini dile getirerek, sorunu AB üzerinden çözmenin gerçekçi olmadığını, bunu, hem AB'nin hem de diğer karşı tarafların gördüğünü vurguladı.
Ege'yi bir barış denizi durumuna getirmeyi istediklerini anlatan Babacan, yanlışın başka bir yanlışla çözümlenemeyeceğini dile getirdi.
Ermenistan ile ilişkiler
2008 yılının dış politika açısından çok önemli ve ilginç bir yıl olacağını belirten Babacan, 2007 yılının belki daha iç sorunlarla ilgilenmekle geçtiğini söyledi.
Babacan, bir soru üzerine Ermenistan ile ilişkilere de değindi. Ermenistan'da şubat ayında seçimlerin yapılacağını hatırlatan Babacan, "Ermenistan'a bakış açımız, burada yapılacak seçimden sonra daha diyaloğa ve işbirliğine açık, daha pozitif yaklaşımlara sahip olan bir hükümet olursa kuşkusuz sorunları daha rahat görüşürüz diye düşünüyorum" dedi.
Ortadoğu'da durum
Ortadoğu barış sürecine ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Babacan, Annapolis toplantılarına sözü getirdi. İsrail ile sürekli görüşüldüğünü ifade eden Babacan, "Ortadoğu barış süreciyle ilgili politikalarımız çok açık ve net. Biz bu Annapolis sürecine belki de en fazla katkıyı yapan ülkelerden birisiyiz. Bazı ülkeler dışarda kalsa Annapolis o kadar başarılı olamazdı. Bir muhalefet cephesi oluşurdu. Biz bazı ülkelerin katılmasını sağlayarak bu konuda yapıcı katkıyı bütün dünyaya göstermiş olduk" dedi.
Ali Babacan, Dünya Ekonomik Forumu için geldiği Davos'ta, gazetecilerle sohbet etti.
Türk-Yunan ilişkilerini değerlendiren Babacan, Yunanistan Başbakanı Kostas Karamanlis'in ziyaretiyle iki ülke arasındaki sorunlu alanların yeniden ciddi bir biçimde ele alınacağını ve çözüme odaklı bir çalışma dönemine girildiğini söyledi.
Sorunun çözümü için iki ülke arasında güçlü bir ortak siyasal irade bulunduğunu anlatan Babacan, "Bu hem Türk tarafında hem de Yunan tarafında var. Sorunu çözmek için tüm tarafların iradesi, isteği olmayınca çözmek mümkün olmuyor. Çoğu zaman da sorunların devamı taraflardan birisine yarıyor. Yunanistan ile sorunlu sahalarda pek öyle değil. Ege, karşılıklı olarak azınlık konuları, Kıbrıs var. Tüm bu konularda sorunun ortadan kalkması, çözüme ulaşması, hem onlar için hem de bizler için iyi olacak" dedi.
"Toplantılar artık daha çözüme odaklı olacak" diyen Babacan, "Dışişleri bakanları ve başbakanlar da bizzat gelişmeleri takip edecek. İstikşafi görüşmelerin içeriğiyle ilgili artık siyasi düzeyde de karşılıklı konuşabileceğiz" diye konuştu.
Kıbrıs konusu
Babacan, Kıbrıs konusunda ödün vermediklerini dile getirerek, sorunu AB üzerinden çözmenin gerçekçi olmadığını, bunu, hem AB'nin hem de diğer karşı tarafların gördüğünü vurguladı.
Ege'yi bir barış denizi durumuna getirmeyi istediklerini anlatan Babacan, yanlışın başka bir yanlışla çözümlenemeyeceğini dile getirdi.
Ermenistan ile ilişkiler
2008 yılının dış politika açısından çok önemli ve ilginç bir yıl olacağını belirten Babacan, 2007 yılının belki daha iç sorunlarla ilgilenmekle geçtiğini söyledi.
Babacan, bir soru üzerine Ermenistan ile ilişkilere de değindi. Ermenistan'da şubat ayında seçimlerin yapılacağını hatırlatan Babacan, "Ermenistan'a bakış açımız, burada yapılacak seçimden sonra daha diyaloğa ve işbirliğine açık, daha pozitif yaklaşımlara sahip olan bir hükümet olursa kuşkusuz sorunları daha rahat görüşürüz diye düşünüyorum" dedi.
Ortadoğu'da durum
Ortadoğu barış sürecine ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Babacan, Annapolis toplantılarına sözü getirdi. İsrail ile sürekli görüşüldüğünü ifade eden Babacan, "Ortadoğu barış süreciyle ilgili politikalarımız çok açık ve net. Biz bu Annapolis sürecine belki de en fazla katkıyı yapan ülkelerden birisiyiz. Bazı ülkeler dışarda kalsa Annapolis o kadar başarılı olamazdı. Bir muhalefet cephesi oluşurdu. Biz bazı ülkelerin katılmasını sağlayarak bu konuda yapıcı katkıyı bütün dünyaya göstermiş olduk" dedi.