Nursi ile ilgili belgesel çektiğini açıklayan Can Dündar, en şiddetli mahalle baskısına maruz kaldı. Dündar'ın uğradığı baskı yabancı değil.
RİSALEHABER-ÖZEL- Said Nursi ile ilgili belgesel çektiğini açıklayan Can Dündar, en şiddetli mahalle baskısıyla karşı karşıya kaldı. Dündar'ın uğradığı baskı Şerif Mardin olayını hatırlattı.
14 Ağustos 2005 tarihinde Zaman gazetesinde yer alan röportajında "Said Nursi belgeseli çektiği" şeklindeki açıklamasının ardından ağır eleştirilere muhatap olan Dündar, bir çok internet sitesinde de çarpıtılmış haberlere maruz kaldı.
Röportajın üzerinden 1 yıldan fazla bir süre geçmesine rağmen 22.09.2006 tarihinde açıklamayı yeni bir haber gibi sitesine taşıyan Süper Poligon: Hedef Medya..., "SAİD NURSİ'NİN BELGESELİNİ HANGİ ÜNLÜ TELEVİZYONCU ÇEKECEK? BELGESEL'İ KİM SİPARİŞ ETTİ? İŞTE ŞAŞIRTAN İSİM?" başlığı altında şunlar yazıldı:
Can Dündar Türkiye Yazarlar Birliği'nin yaptığı organizasyonlarla 10 il dolaştı. Türkiye Yazarlar Birliği en ufak detaya kadar Dündar'a yardımcı oldu. Siyasi görüşü bilinen Can Dündar'ın Said-i nursi belgeseli için Fethullah Gülen Cemaati ile anlaşması, çalışmasının tepkiye neden olması bekleniyor."
DÜNDAR'IN AÇIKLAMASI:
Sitenin haberini anında yalanlayan Dündar, şu açıklamayı gönderdi:
"Daimi izleyicisi olduğum sitenizde kendimle ilgili “Bomba” haberi okuyunca, “Diğer okuduklarım da böyle miydi acaba” kaygısına kapıldım. Neresini düzelteceğimi bilemiyorum:
“Bomba” diye ve yeni bir haberi ifşa eder havada verdiğiniz haber, 1 yıl önce 14 Ağustos 2005’te Zaman gazetesine verdiğim demece dayanıyor. 1 yıl önce benim duyurduğum, ondan önce ve sonra da her yerde ifşa ettiğim, hatta kendi sitemde yazdığım bir haber niye şimdi aniden “bomba haber” oldu, bilmiyorum.
“Belgeselin organizasyonunu bizzat yürüttüğünü” söylediğiniz Ekrem Dumanlı ile hayatta görüşmedim bile... Ne bu projeyle ilgisi var, ne bizi tanır. Gezilerimizi organize ettiğini söylediğiniz Türkiye Yazarlar Birliği’nin adını bile duymadım. Kastedilen Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı ise, onlarla da hiçbir ilgim yok.
“Fetullah Gülen cemaatiyle anlaştığımı” yazmışsınız. Anlaşmak şöyle dursun, görüşmedim bile...
Bayat bir haberle ilgili 3 cümle içine 5 hata sığdırmak kolay iş değil. Haberi yazarken bana sorsaydınız, bütün bunları söylerdim zaten.
Doğrusu şudur:
5 yıldır “Lanetliler Bahçesi” adıyla bir dizi hazırlığındayım. Türkiye’nin “Hain” diye karalanmış ya da lanetlenmiş isimlerinin hayat öykülerini, hangi görüşten olduğuna bakmaksızın ekrana getirmek azmindeyim. Çerkez Ethem’den Enver Paşa’ya, Vahdettin’den Bediüzzaman’a kadar uzanan geniş bir listeyle yola çıktık. Nazım Hikmet belgeselleştirdiğimiz ilk isimdi. Ardından Said nursi hazırlığına giriştik. Yani “sipariş” yok. Tersine biz talepkar olduk.
Çok iyi bir ekiple 1,5 yıldır çalışıyoruz. Hiçbir kanal böyle “lanetli” bir projeye destek olmaya cesaret edemediği için ve biz de cemaatten maddi destek alıp bağımlı olmak istemediğimiz için belgesel hazırlığını kendi olanaklarımızla ve konunun taraflarının bilgi-belge-teknik desteğiyle sürdürüyoruz. Belgeselin bu kadar gecikmesi de ondan...
Hem Said Nursi yandaşlarının, hem karşıtlarının görüşlerinin birlikte yeralacağı belgeselin çok yakında yayına hazır olacağını ve her iki kesimi de şaşırtacağını şimdiden duyurmuş olayım. Bu vesileyle çalışmamızı tanıtma imkanı sunduğunuz için teşekkür ederim.
Dilerim haberinize yorum yazan arkadaşlar da, acele ve peşin hükmün sakıncalarını fark etmişlerdir."
HABER BAYAT KASIT TAZE
Aradan 2 yıldan fazla bir zaman geçtikten sonra bu sefer de Enson Haber Sitesi Güncel Haberler adlı site 12 Eylül 2008 tarihinde aynı taktiği uygulayarak Dündar'ı "mahalleye şikayet eden" şu haberi yayınladı
"Can Dündar yine tartışılacak!.. Önce Said-i Nursi belgeseli, arkasından Atatürk filmi.. Filmi yapan Can Dündar olunca bu tartışma kaçınılmaz bir hal alıyor. Can Dündar Said-i Nursi belgeselinin arkasından 'Mustafa' filmini çekince yeniden gündeme geldi.
PARA KARŞILIĞI SAİD-İ NURSİ FİLMİ
Daha önce Türkiye Yazarlar Birliği ve Zaman Gazetesi'nin desteğiyle çekilecek olan Said-i Nursi belgeseli için ismi geçen Dündar, bazı kesimlerden tepki almıştı. Akşam Gazetesi yazarı Oray Eğin, köşesinde Dündar'a yüklenmiş "Her yıl “Sarı Zeybek”in tekrarlarından, yaptığı Atatürk ticaretinden yüzbinlerce dolar kazanan Dündar, para karşılığı Said-i Nursi belgeseli bile çekecek" diyerek Can Dündar'ı topa tutmuştu.
ENSONHABER'in notu: Can Dündar, kendisinin profesyonel bir belgeselci olarak her konuda belgesl yapabileceğini söyleyerek kendisini savunabilir. Tabi ki bir belgeselcinin hangi konularda belgesel yapıp yapamayacağına karar vermek bizim konumuz değil. Can Dündar bir belgesel yapımcısı veya yönetmen olsa bu savunma geçerli olabilir. Ancak, köşe yazıları yazan ve bazı kesimler için kanaat önderi haline gelmiş isimlerin, bu konularda daha seçici ve ilkeli davranması gerektiğini düşünüyoruz. Nitekim bu durum, Dündar'ın sıkı takipçilerinin de tepkisine neden olmuş bir konu."
ŞERİF MARDİN AFAROZ EDİLMİŞTİ
Dünyaca ünlü bilim adamı Prof. Dr. Şerif Mardin önce İngilizce olarak 1989`da ABD`de yayınlanan, daha sonra, "Bediüzzaman Said Nursi Olayı: Modern Türkiye`de Din ve Toplumsal Değişme" adıyla Türkçe`ye çevrilen eserinden dolayı Türkiye'de laik kesimin hedefi haline geldi. Resmen afaroz ilan edilen Mardin, üyelik için müracaat ettiği Türkiye Bilimler Akademisi'nden ( TÜBA) defalarca veto edildi.
Çektiği belgeseller ile bu alanda tartışılmaz kaliteyi yakalayan Can Dündar'ın mahalle baskısını nasıl atlatacağı merakla bekleniyor.
Kaynak: RisaleHaber